Google

11 Haziran 2008 Çarşamba

Dikkatt... Michael düşüyor


Michael Schumaher hafta sonu katıldığı yarı profesyonel IDM (Internationale Deutsche Motorradmeisterschaft) motorsiklet yarışlarında düştü. 91 kez grand prix zaferi yaşamış, yedi kez dünya şampiyonu olmuş olan 39 yaşındaki Schumaher’in yeni hobisinden yana pek şansı yok gibi.

Yarışa 25. sırada başladıktan sonra 17. sıraya kadar yükselmeyi başaran Schumi 11. tur’da ki şansız düşüşünün ardından yarışı bırakmak zorunda kaldı.

Bu düşüşü yaralanmadan atlatan Schumi “Herşey yolunda birşeyim yok. Hepsi benim hatam, çünkü herşey çok keyifli ve güzel gidiyordu. 17. lik benim için harika bir sonuç olurdu” dedi.

Michael bundan bir önceki yarışında da motorundan düşmekten kurtulamamıştı.

AGT Racing Team Türkiye'ye hazır


Sebastian Loeb, son 2 günde aradaki farkı kapatan Ford pilotlarının yaptığı baskıya rağmen, İtalya'nın Sardinya Adası'ndaki yarışı kazanmayı başardı.
2008 Arkas Otomotiv Türkiye Ralli Şampiyonası, Türkiye Rallisi'yle devam ediyor. Aynı zamanda 2008 Dünya Ralli Şampiyonası ve 2008 PWRC Şampiyonası'nın da bir ayağı olan Rally Of Turkey - Türkiye Rallisi'ne, 30 değişik ülkeden 76 ekip kayıt yaptırdı.

Dünya ralli devlerinin start alacağı Türkiye Rallisi'nde AGT Racing Team ekibi Mustafa Söylemez - Bora Arabacı ikilisi de, bu yıl yarışmaya başladıkları Mitsubishi Lancer EVO9 ile katılacaklar. AGT Racing Team Ekibi, yeni otomobilliyle ilk kez bir önceki yarış olan Ege Rallisi'nde start almış, ancak yaşadıkları şanssızlıklar sebebiyle yarışı istedikleri sırada tamamlayamamıştı.

AGT Racing Team ekibi Mustafa Söylemez - Bora Arabacı, Rally Of Turkey'de amaçlarının Türkiye Ralli Şampiyonası için maksimum puan ve maksimum tecrübe olduğunu belirtiyor.

Türkiye Rallisi, bu yıl 12-15 Haziran tarihleri arasında yine Antalya ve Kemer’in tarihi ve doğal güzellikleri arasında koşulacak. Bu yıl beşincisi organize edilecek olan Türkiye Rallisi için hazırlıklar tamamlandı ve geriye sayım başladı. Yarışın kayıt listesinde 7 tanesi Ford olmak üzere toplamda 16 tane WRC araç, Yunanistan’dan sonra ikinci yarışına Türkiye’de çıkacak olan Subaru WRT’nin yeni Impreza WRC'si ve 37 önceliksiz sürücü, 5. Türkiye Rallisi’ni renklendiren detaylar arasında yer alıyor

Loeb Sardinyada Kazandı



ünya Şampiyonu pilot, ilk günü lider tamamlamasına rağmen, cumartesi ve pazar günleri ilk yola çıkan olarak kiri temizleyince Ford pilotları da aradaki farkı kapattı. 2. güne 1 dakika kadar geriden başlayan Ford pilotları, sonunda aradaki farkı 10 saniyeye kadar düşürdü.

Loeb burada aldığı galibiyet neticesinde bu sezon 3. kez podyumun tepesine çıkarak, şampiyonada 3 puan fark ile liderliğe yükseldi. Latvala ise, lastiğinin patlaması üzerine 14. sıraya kadar gerilemesine rağmen iyi bir yarış çıkardı ve sonunda yarışı 3. olarak tamamladı.





1. Loeb Citroen 3s57:17.2

2. Hirvonen Ford + 10.6

3. Latvala Ford + 15.3

4. Galli Ford + 1:42.5

5. Sordo Citroen + 2:05.6

6. Atkinson Subaru + 5:08.6

7. H Solberg Ford + 6:01.0

8. Aava Citroen + 6:21.3

9. Andersson Suzuki + 7:48.7

10. P Solberg Subaru + 9:41.0

Lorenzoya yarışlar için yeşil ışık


MotoGP'nin çaylak pilotu Jorge Lorenzo, bu haftasonu Le Mans'ta yapılacak olan Fransa Grand Prix'sinde yarışabilmesi için resmî izin aldı.

Yamaha pilotu, Çin yarışında geçirdiği büyük kazada bileklerinden yaralanmış, yarışın ardından yaptığı açıklamalarda hazır durumda olmadığını ifade etmişti.

Ancak dün MotoGP Doktoru Xavier Mir'in kontrollerine tabi tutulan Lorenzo'nun yaralarının iyileşmeye başladığı açıklandı. Doktor Mir, "Yaraların tamamen iyileşmesi için yeteri kadar zaman geçmedi ancak, Jorge çok fazla risk almaksızın bu hafta sonu yarışabilir" diye konuştu

lucci dtmde yarışacak


Force India test ve yedek pilotu Vitantonio Liuzzi, bu hafta sonu rekabetçi mücadelesine DTM serisinde geri dönüş yapmaya hazırlanıyor.

Fransa'daki Paul Ricard pistinde bu hafta testlere çıkan 27 yaşındaki İtalyan pilot, Çek Cumhuriyeti'nin Most şehrinde Uluslararası Pistler Şampiyonası'ndaki Mercedes-Benz DTM aracıya yarışacak.

Çek takımı Charouz Racing System için ayrıca 2001'de Prost için F1'de yarışan Tomas Enge mücadele edecek.

3 saatlik mücadele Liuzzi'nin geçtiğimiz Ekim ayında Toro Rosso ile çıktığı Brezilya Grand Prix'den bu yana ilk yarışı olacak

öleceğimi düşündüm


Geçtiğimiz gün yapılan Le Mans testlerinde Peugeout 908 HDi'si ile ağır bir kaza yapan Marc Gene, kaza sırasında öleceğinin aklından geçtiğini söyledi.

Le Mans test gününde 7. no'lu aracını Nicolas Minassian ve Jacques Villeneuve paylaşan Gene, Porsche virajında aracının kontrolünü kaybetmiş ve bariyerlere sert bir şekilde çarpmıştı. Kazanın ardından hastaneye kaldırılan eski F1 pilotunun ayak parmaklarından bir tanesini kırdığı saptanmıştı.

" Gerçeği söylemek gerekirse, kazadan sağ olarak çıkacağımı düşünmedim. Bu, kuşkusuz, kariyerimde yaptığım en büyük kaza ve kurtulmuş olmam gerçekten büyük bir mucize. Peugeot'ya hayatımı kurtaran bir araç yaptıkları için teşekkür ediyorum. Şu andan itibaren sadece yarışa odaklanmak istiyorum. Arabayı tekrardan toplamak için büyük bir çaba göstermemiz gerekecek fakat takımıma güveniyorum. " diyen Gene'nin, Çarşamba günü yapılacak olan ilk sıralama turları seansına katılması bekleni

NASCAR MONTOYA


Formula 1'den NASCAR serisine yuşumak bir geçiş yapan Juan Pablo Montoya, geçtiğimiz sezon Sonoma'daki galibiyeti nedeniyle bu hafta sonundaki all-star yarışında mücadele edecek.

NASCAR'a gerçek bir rekabet ve heyecan yaşamak için geçtiğini söyleyen Montoya, "Yeni seriye çok kolay adapte olduğumu düşünüyorum. Gerçekten hızlı bir şekilde birçok şeyi öğrendim ve kolay oldu" dedi.

NASCAR'a alışmanın hiç de kolay olmadığını söyleyen Jeff Burton ise, Montoya'nın adaptasyonunun kendisini şaşırttığını söyledi. Burton, Kolombiyalı pilotun geçtiğimiz yıl çok fazla zorlanacağını beklediğini ancak bunda yanıldığını ifade etti.

Montoya da, "Çok farklı araçlarla yarıştım. Geçmişte de kariyerimde farklı tecrübelerim olmuştu. Fakat büyük araçlarla yarışmak, adaptasyonu kolay olsa da, oldukça zorlayıcı" dedi.

Montoya, "Oval pistte, NASCAR'a gelmeden önce sanırım sadece 16 yarışım oldu. O yüzden herşeyin bu kadar iyi gittiğini gördüğüm için mutlu olduğumu söylemek istiyorum" diye konuştu.

Kolombiyalı pilot bununla birlikte bu sezon henüz sadece bir kez - Talladega'da 2.'lik- ilk beşte bir yarış bitirebildi. Montoya, Daytona'da 32. Fontana'da 20. Richmond'da 32. ve Darlington'da 23. oldu.
Fakat Montoya araçta kendini daha rahat hissettiğini ve takımın daha iyi olduğunu söyledi.

TurkiyeF1.Com

10 Haziran 2008 Salı

Liderliği Son Yarrışa kadar korumak istiyor


Kanada Grand Prix’de kariyerinin ilk zaferini elde eden Robert Kubica, tarihi başarısını kutluyor. Geçtiğimiz yıl Gilles Villeneuve pistinde çok ciddi bir kaza geçiren Polonyalı pilot, bugün finişi geçen ilk sürücü olarak sezonun yedinci yarışının ardından şampiyonada da liderliğe yükselmiş oldu.

41 Grand Prix öncesinde Formula 1’e adım atan ilk Polonyalı pilot olarak kariyerine başlayan Kubica, bugünkü başarısı sonrasında sonucu “müthiş” olarak niteledi.

Kubica, “BMW Sauber’le kazanmak müthiş… Birlikte büyüdük, bize duble yapmamıza sağlayacak iyi bir araç verdikleri için takıma teşekkür ediyorum. Belki hızımız hala, Lewis’in hızına cevap veremeyeceğim kadar iyi değil. Ancak benim için, takım için, ülkem ve taraftarlarım için müthiş bir sonuç” diye konuştu.

Geçtiğimiz sezon takım arkadaşı Nick Heidfeld’in gerisinde kalan Kubica, bu sezon elde ettiği sonuçlarla Montreal’deki mücadelenin ardından puanını 42’ye yükselterek şampiyonanın yeni lideri oldu.

Bu sezon şampiyona liderliğini mümkün olduğunca çok elinde bulundurmak için takımın desteğini sürdürmesini bekleyen Kubica, “Geçtiğimiz yıl birçok problem yaşadım. Ancak sorunlu olan bir meseleyi düzelttim. Bu sezon oldukça iyi gidiyorum” dedi.

Polonyalı sürücü, “Geçtiğimiz sezon büyük bir kaza geçirdiğim Kanada’da kazanmak, bu sezon bir grand prix kazanma hedefi… Bunu başardık ve şu an şampiyona lideriyim. Son yarışa kadar bu liderliği muhafaza etmek için takımın bana yüzde 100 destek vereceğini umuyorum” şeklinde konuştu

hamilton hatasından hoşnut değil


Kimi Raikkonen, Lewis Hamilton’ın kazasından, özellikle pit alanında meydana gelmiş olmasında duyduğu hoşnutsuzluğu dile getirdi.

Hamilton, pit alanı çıkışında yeşil ışıkların yanmasını bekleyen Kimi Raikkonen’e arkadan çarpmış, kaza nedeniyle her iki pilot da yarış dışı kalmıştı.

Herkesin hata yapabileceğini kabul ettiğini belirten Fin pilot, bununla birlikte bunun pit alanında meydana gelmiş olmasından dolayı sıkkın olduğunu ifade etti.

İki hafta önce Monako’da, kariyerinin en iyi sonucuna ilerleyen Adrian Sutil’e arkadan çarpan Raikkonen, “Söyleyebileceğim çok fazla birşey yok. Hamilton’ın hatası yarışımı mahvetti. Açıkçası, benim iki hafta önce Monako’da yaptığım gibi, herkes hata yapabilir. Fakat kırmızı ışıkta duran bir araca çarpmak bambaşka birşey. Ancak kızgın değilim” dedi.

Bununla birlikte durumdan hoşnut olmadığını kaydeden Raikkonen, aracın oldukça iyi gitmeye başladığını ve yarışı kazanma şansının yüksek olduğunu vurguladı.

Raikkonen, “Son iki yarışı puansız bitirmiş oldum. Şimdi yeniden kazanmaya başlama zamanı. Şampiyonada önümüzde hala uzun bir yol var. Hala puanlar birbirine çok yakın. Kaybettiğimiz puanları yeniden kazanmak için gerekli olan herşeye sahibiz” dedi.

bmw nin rüyası gerçek oldu


Veeeee finiş çizgisini ilk geçen pilot bir BMW Sauber pilotu. Robert Kubica olaylı Kanada Grand Prix'sini kazanarak kariyerinin ilk zaferini elde etti. BMW'nin diğer pilotu Nick Heidfeld de ikinci sırayı alarak BMW Sauber takımı için rüya sonucu getirdi.

BMW Sauber sezona bir yarış galibiyeti hedefi ile başlamıştı. Monaco'da bu hedefine yaklaşan takım Kanada da ise hedefini 12'den vurmayı başardı. İki pilotu ile birlikte duble yapan BMW Sauber artık pilotlarda ve takımlarda şampiyonluk yarışı içerisinde.

BMW'nin dışında bugün çok mutlu olan bir kaç isim daha var. Bunlardan birisi elbette Red Bull takımından David Coulthard. Coulthard Kanada da 3. olarak büyük bir başarıya imza attı ve Red Bull'u podyuma çıkartmayı başardı. Toyota'dan Timo Glock ise kötü geçen sezonda F1 kariyerinin en iyi derecesini elde etti. Glock yarışı 4. sırada tamamladı.

Şimdi yarışın başından sonuna kadar gelişen olayları hatırlayalım.

Gilles Villeneuve Pisti'de kuru bir havada başlayan Kanada Grand Prix'nin startında Lewis Hamilton hemen sağa kayarak ilk sıradaki yerini korudu. İlk virajda Nico Rosberg, Fernando Alonso'yu sollayarak dördüncü sıraya yerleşti. İlk sektörde ise ilk üçteki sırada bir değişiklik olmadı.

Olaysız başlayan startın ardından ilk tur Lewis Hamilton'ın liderliğinde temiz bir şekilde tamamladı. Mücadelinin bir sonraki turunda da asfaltın parçalandığı 10. viraj sırasıyla Hamilton, Kubica ve Raikkonen üçlüsüyle geçildi.

İlk üç turda Kubica'yı yaklaşık 1 saniye gerisinden takip eden Raikkonen, daha sonra tur hızını artırmaya başladı. Massa ve Kovalainen'in pozisyonlarında da bir değişiklik olmadı.

5. turda Heidfeld 10. virajda Rubens Barrichello'yu sollayarak 8. sırayı ele geçirdi.. İlk 6 turda Hamilton; Rosberg ve Raikkonen'e karşı tur başına yaklaşık 1 saniye daha hızlı zamanlar yaparak, rakipleriyle arasındaki farkı açmaya başardı.

12. turda Jarno Trulli ile Nelson Piquet virajda lastikleri birbirine temas etti ancak her iki pilot da yarışa devam etti. Bu arada Nick Heidfeld, Heikki Kovalainen'i sollama girişiminde bulundu ancak başarılı olamadı.

Force India pilotu Adrian Sutil ise 13. turda fren arızası nedeniyle yarışı terk etmek zorunda kaldı. Aracını çizgide durduran Sutil'in otomobilinde fren diskleri alev alınca, görevliler piste girerek alevleri söndürdü. Bu turda en hızlı zaman turunu atan Raikkonen, Kubica ile arasındaki farkı kapatmaya başladı. 14. turda Polonyalı rakibine karşı yaklaşık 1 saniye daha iyi bir zaman yapan Raikkonen, aradaki farkı 0.7 saniyeye kadar indirdi.

Ve 17. turda Sutil'in aracının çekilememesi üzerine güvenlik aracı piste girdi. Güvenlik aracının içeri girmesiyle görevliler Sutil'in aracını kenara aldı. Hamilton böylece 7 saniyelik avantajını yitirirken, bir sonraki turda ilk beşteki tüm araçlar arka arkaya pite girdi.

Ancak pit çıkışında Formula 1 pistlerinde çok nadir rastlanan bir kaza meydana geldi. Pit çıkışı henüz açık olmadığı için, Raikkonen ve Kubica, yeşil ışıkların yanmasını beklemek üzere çıkışta yan yana durdular. Bu arada pitten yüksek hızda çıkan Hamilton, hız kesemeyerek Raikkonen'e arkadan çarptı.

İngiliz pilotun arkasından gelen Rosberg de fren yapmasına rağmen Hamilton'a arkadan vurdu. Böylece şampiyonanın favori iki ismi yarışa veda etmek zorunda kaldı. Kubica ise kazadan zarar görmeden kurtularak yeşil ışığın yanmasıyla birlikte yarışa devam etti.

Pit çıkışındaki kaza sonrasında ise Heidfeld liderliğe yükseldi. İlk beş sırayı Barrichello, Kazuki Nakajima, Mark Webber ve David Coulthard oluşturdu.

27. turda Nelson Piquet spin attı. Piquet, virajda, arkadan gelen Massa'ya rağmen geri vitesle karşı tarafa geçerken ciddi bir tehlikeye neden oldu. 28. turda yarışı lider götüren Heidfeld ilk pitine girdi. Heidfeld, yarışa Kubica'nın önünde 8. sırada döndü. Ancak bir tur sonra Kubica, takım arkadaşını sollayarak geride bıraktı. Polonyalı pilot böylece Alman takım arkadaşı ve Alonso'ya karşı önemli bir avantaj elde etti.

Rubens Barrichello'nun pit alanına yönelmesinden sonra Toyota pilotları ilk iki sıraya yükseldiler. Toyotaları Robert Kubica takip ederken Nick Heidfeld 4. Fernando Alonso ise 5. sıraya yükseldiler.

Jarno Trulli'nin pit alanına girmesinden sonra Kubica Glock'u geçmek için hızlanmaya başladı. Bu noktada Alonso'da Heidfeld'i geçmek için ataklarını yoğunlaştırdı. Yarışın bitimine 29 tur kala Renault'un genç pilotu Nelson Piquet Jr. yarış dışı kaldı. Brezilyalı bu yarışta da finiş çizgisini göremeyerek F1'deki kariyeri için bir yara daha almış oldu.

Fernando Alonso Heidfeld'i geçmeye çalışırken yarışın bitimine 26 tur kala spin atarak duvara çarptı ve muhtemel bir podyumu kaçırmış oldu. Viraj çıkışında hızlanmaya çalışan İspanyol pilotun aracı arkadan kayınca spin attı ve aracın ön tarafı duvara çarptı. Aracı stop eden Alonso yola devam edemeyerek yarış dışı kaldı.

Williams'dan Kazuki Nakajima ön kanadını kırdıktan sonra pit alanına dönmeye çalışırken kanadın parçalanması sonucunda pit girişine çarptı. Bu sırada ikinci kez pit alanına giren Robert Kubica Heidfeld'in önünde piste dönünce yarışın liderliğine oturdu.

Ferrari'den Felipe Massa yarışın en güzel atağını yaparak önündeki iki rakibini geçmeyi başardı. Barrichello'yu geçen Kovalainen virajı geniş alınca arkadan gelen Massa'ya geçildi. Force India pilotu Giancarlo Fisichella yarışın bitimine 17 tur kala spin atarak duvara çarptı. Fisichella bu spinin ardından yarış dışı kaldı.

Favori pilotlardan ikisinin yarış dışı kalması ile şampiyonadaki puan durumu da kızıştı. Bunun dışında puan şansı az olan pilotlarda bu fırsattan yararlanmak için kıyasıya bir savaşa giriştiler. Barrichello, Vettel ve Kovalainen uzun süre puan alma savaşı içinde birbirlerini geçmeye çalıştılar. Aynı şekilde çok iyi bir gün geçiren Toyota pilotları ve Felipe Massa'da bir fazla puan alabilmek için son güçlerini ortaya koydular.

Yarışın sonuna kadar süren bu mücadeleler de BMW pilotları ilk iki sırayı rahat bir şekilde alırken Red Bull'dan David Coulthard podyuma çıkan son pilot oldu. Son 3 tura Massa'nın önünde giren Trulli Brezilyalıya geçilmekten kurtulamayarak 6. sıraya düştü. Glock kariyerinin en iyi derecesine 4. olarak ulaşırken Massa beşinci sırada yarışı tamamladı.

Bu sonuçların ardından Robert Kubica 42 puanla şampiyonada zirveye oturdu. Lewis Hamilton 2. sıraya düşerken Felipe Massa 3. sıraya yükseldi. Kimi Raikkonen ise 4. sıraya geriledi.

Poz Sürücü Takım Zaman
1. Kubica BMW Sauber (B) 1h36:24.447
2. Heidfeld BMW Sauber (B) + 16.495
3. Coulthard Red Bull-Renault (B) + 23.352
4. Glock Toyota (B) + 42.627
5. Massa Ferrari (B) + 43.934
6. Trulli Toyota (B) + 47.775
7. Barrichello Honda (B) + 53.597
8. Vettel Toro Rosso-Ferrari (B) + 54.120
9. Kovalainen McLaren-Mercedes (B) + 54.433
10. Rosberg Williams-Toyota (B) + 54.749
11. Button Honda (B) + 1:07.540
12. Webber Red Bull-Renault (B) + 1:11.299
13. Bourdais Toro Rosso-Ferrari (B) + 1 lap

En hızlı tur: Raikkonen, 1:17.387

Yarış dışı:

Sürücü Takım Tur
Fisichella Force India-Ferrari (B) 54
Nakajima Williams-Toyota (B) 49
Alonso Renault (B) 47
Piquet Renault (B) 42
Raikkonen Ferrari (B) 20
Hamilton McLaren-Mercedes (B) 20
Sutil Force India-Ferrari (B) 14

TurkiyeF1.Com

le mansta rossi kazandı


En yakın rakibinin yaklaşık 5 saniye önünde damalı bayrağı gören Rossi, bu sonuçla kariyerinin 90. galibiyetini de kazanmış oldu. Rossi ayrıca, pilotlar klasmanında da liderliğe yükseldi. Yarışın bir diğer önemli özelliği de, Yamaha'nın 3 pilotunun birden podyuma çıkmasıydı.

Yarışa pole pozisyonunda başlayan Dani Pedrosa, startta yerini Ducati pilotu Casey Stoner'a kaptırdı. Valentino Rossi ise dördüncü sırada başladığı yarışta kötü bir startla 6. sıraya kadar geriledi. İlk turda liderliği Pedrosa'dan devralan Stoner'ın liderliği ancak 7 tur sürdü. Kötü bir start almasına rağmen her geçen tur daha iyi bir performans sergileyen Rossi, Stoner üzerinde kurduğu baskının sonucunu, 7 turun sonunda liderliği ele geçirerek aldı.

Bu sezon bütün yarışlarda podyuma çıkma başarısı gösteren Dani Pedrosa ise Fransa'dan eli boş ayrıldı ve yarışı 4. sırada tamamladı. Yarışa iyi başlayan Stoner, bir ara liderliğe yükselmesine rağmen motorunda meydana gelen mekanik problem yüzünden yarışı iki tur geriden, ancak 16. sırada tamamlayabildi.


1. Valentino Rossi Yamaha (B) 44:30.799

2. Jorge Lorenzo Yamaha (M) + 4.997

3. Colin Edwards Yamaha (M) + 6.805

4. Dani Pedrosa Honda (M) + 10.157

5. Chris Vermeulen Suzuki (B) + 21.762

6. Andrea Dovizioso Honda (M) + 22.395

7. Loris Capirossi Suzuki (B) + 27.806

8. Nicky Hayden Honda (M) + 27.995

9. Randy de Puniet Honda (M) + 29.344

10. Shinya Nakano Honda (B) + 30.822

11. Toni Elias Ducati (B) + 35.154

12. Alex de Angelis Honda (B) + 36.216

13. Sylvain Guintoli Ducati (B) + 52.038

14. Anthony West Kawasaki (B) +1:29.307

15. Marco Melandri Ducati (B) + 1 tur

16. Casey Stoner Ducati (B) + 2 tur

Yarış Dışı Kalanlar:

John Hopkins Kawasaki (B) 16

James Toseland Yamaha (M) 2

TurkiyeF1.Com

Schumacher Superbike'a hazırlanıyor


Michael Schumacher, bugün Almanya'da ilk superbike yarışına çıkmaya hazırlanıyor. Yeni kariyerine motosiklet sporunda başlayacağı söylentileri yoğunlaşan 39 yaşındaki Schumacher, dünkü serbest antreman ve sıralama turlarında Honda motosikletine binmişti.

Aslında Oschersleben'de ilk yarışına katılan Schumacher, buradaki mücadelede Marcel Niederecken sahte ismiyle yeralmıştı. Schumacher daha sonra sigorta nedeniyle gerçek ismini kullanmak zorunda kalmıştı.

Schumacher MotoGP, dünya şampiyonu Casey Stoner'in 800cc Ducati'sini test etmşiti. Mart ayında, Macaristan'da düzenlenen orta dereceli bir yarışta da üçüncü olmuştu.

Schumacher, motosiklet sporunda kariyer yapacağı söylentilerini yalanlayarak, bunu sadece ze vk için yaptığını belirtiyor.

Turkington, olaylı yarışı kazandı


Colin Turkington, kariyerinin ikinci British Touring Car Championship zaferini elde etti. Croft'taki yarış, şiddetli yağış ve iki defa kalkan kırmızı bayraklar sebebiyle tam bir karışıklık içinde geçti.

Team RAC pilotu, BMW aracıyla liderliği, Halfords Honda pilotu Gordon Shedden'den almayı başarıp yarışın sonucunu tayin etti. Shedden ise, Vauxhall'dan Matt Neal'ın da arkasına düşerek, yarışı ancak 3. sırada tamamlayabildi.

Kuleye yakın bölgelerde yerde biriken su, pilotlara zor anlar yaşattı. Hatta Stephen Jelley, bu bölgede bir kaza yaptı. Alan Taylor da aynı akıbete uğradı. Turkington ve Neal yarışta ilk iki sırayı paylaşırken, Fabrizio Giovanardi 4. sırada yer alarak beklentilerini karşılayamamanın üzüntüsünü yaşadı.

yeni subaru yarış kazanır


Peter Solberg, Akropol'de ilk defa yarışa çıkan ve ikinci olan yeni Subaru WRC08'in performansından etkilendiğini, bu aracın yarış kazanacağına inandığını söyledi.

2003 dünya ralli şampiyonu pilot, son yıllarda Subaru'nun araçlarından hiç memnun kalmamasına rağmen, yeni Subaru ile ikinci olmasının ardından umutlanmışa benziyor. Solberg şöyle konuştu: "Bu inanılmaz bir sonuç. O kadar memnun kaldım ki, bu duygumu kelimelere dökemiyorum. Büyük beklentilerimiz vardı. Burada olmak hem benim hem de takımım için mükemmel."

"Daha da fazlası gelecek. Yunanistan'da önceleri risk almıyordum ancak aldıktan sonra da çok kötü değildi. Bu araç kesinlikle yarış kazanacak, inanıyorum. Herkes bizden bunu bekliyor ve araçta bu potansiyel var."

TurkiyeF1.Com

10.990 YTL'ye ticari araç


Son zamanlarda tüm sanayi kollarında büyük atılım yapan Çin otomotiv sanayisinin ürettiği hafif ticari araçların Haziran sonunda Türkiye pazarında olması bekleniyor.

Konuyla ilgili açıklamada bulunan MGY Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Yeşilkaya, Çin'in önde gelen otomotiv imalatçısı DFM ile distribütörlük anlaşmasını yaptıklarını, Türkiye'ye giriş izni alan ikinci Çinli otomotiv markası ve birinci ticari araç markası oldukları söyleyerek "Resmi makamlardan gerekli tüm belgeleri aldık, titiz bir çalışma ile servis ağını ve yedek parça dağılımını organize ettik. Bazı bölge bayiliklerini verdik, bayilik talebi yoğunluğu nedeni ile bazı bölgeler için görüşmelerimiz devam diyor." dedi.

10.990 YTL'ye hafif ticari araç
MGY Otomotiv ilk planda mini kamyonet ve minivan getirdiğini açıkladı. Zengin donanımlı, düşük yakıt tüketimli, iki yıl, 100 bin km garantili araçların Haziran sonunda satışa sunulması planlanıyor.

"İlk etapta DFM mini kamyonet ve minivanları getirdik. Yılsonuna kadar binek modellerini devreye alacağız. Araçların satış fiyatları 10 bin 990 YTL'den başlıyor. Türkiye hafif ticari araç pazarına hitap edecek olan araçlar küçük ve orta büyüklükteki işletmeler ile esnaf ve sanatkârlar için ideal." şeklinde konuşan Yeşilkaya, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Özellikle ülkemizde dar gelirli esnaf, usta, ustabaşı, mahalle işletmeleri, gibi insanlarımızın ekonomik nedenlerle, çok yakıt harcayan, eski, arıza yapan, kazalara sebep olan hurda araçlarla işlerini yapmak zorunda olduklarına dikkat çekti. Artık bu insanlarımız için hurda arabalarla işini yapabiliyor olmak bir kader ya da mecburiyet olmaktan çıkacak

En Becerikli Şehir Efsanesi

Hyundai’nin “dünya çapında en iyi küçük segment otomobili üretme” felsefesiyle hazırladığı yepyeni modeli i10 Türkiye’de satışa sunuldu. Şehir hayatının vaz geçilmez otomobillerinden biri olmayı hedefleyen Hyundai i10, şirin ve çekici tasarımıyla, ekonomikliğiyle ve pratikliğiyle özellikle kalabalık şehirlerin eğlence kaynağı olacak.

Hyundai’nin i30 ile başlayan yeni isimlendirme stratejisinin ikinci üyesi olan ve Atos Prime’ın yerine geçen i10, küçük boyutlarına rağmen sunduğu üstün özellikleriyle öncelikli olarak şehir içi kullanımda tercih edilecek bir otomobil. Özellikle bayan sürücüleri, ilk aracını almayı düşünen gençleri ve öğrencileri, genç çalışanları ve şehir içinde kıvrak araç sahibi olmak isteyenleri hedefleyen Hyundai i10 evin ikinci otomobilini alacak kişilere ve orta yaşlılara da hitap ediyor.

Hyundai i10, şehirli, pratik, eğlenceli, ve sosyal bir karaktere sahip. 3565 mm uzunluğu, 1595 mm genişliği, 1540 mm yüksekliğiyle sınıfının en uzun ve yüksek aracı olan i10, 2380 mm’lik dingil açıklığıyla da rakipleri arasında en uzun mesafeye sahip. Bu sayede i10’un oldukça geniş ve kullanışlı bir kabini bulunuyor.

Şık, modern ve dinamik bir görünüme sahip olan i10, yüksek sürüş pozisyonu ve geniş panoromik ön camıyla dikkat çekici bir görünüm sunuyor. Hyundai model yelpazesinin yeni yüzünü yansıtan araç, büyük ön hava giriş kanalı, tek parça şeklinde görünen ön tamponu ve göz alıcı ön kaput tasarımıyla bakışları üstünde topluyor. Ön tarafın yenilikçi dizayn anlayışı profilde ve arka kısımda da devam ediyor. i10’un güçlü duruşu ve dinamik çizgileri, profilden bakıldığında karakterini yansıtırken arka kısımda hakim olan sert ve köşeli hatlar da i10’un özellikle şehir içindeki çevikliğini ve pratikliğini gözler önüne seriyor.

Hyundai i10’un modern tasarımı kabin içinde de kendisini fazlasıyla hissettiriyor. İlk bakışta orta konsolda yer alan radyo CD/MP3 çalar ve hemen altındaki klima/havalandırma kontrol butonları dikkat çekiyor. Üç kollu direksiyon simidinin arkasında ise ortada büyük hız göstergesinin, solda hararet ve sağda da yakıt deposu durumunun yer aldığı saat grubu bulunuyor. Oldukça konforlu ve güven veren bir kabine sahip olan i10’un küçük boyutlarına rağmen sunduğu ergonomi, ihtiyaç duyulan her gözün mevcut olması, katlanabilen arka koltukları ve 225 lt’lik segmentinin en büyük bagaj hacmi artı puan kazandırıyor.

Hyundai’nin A segmentindeki önemli kozu olan i10, Türkiye’ye ilk etapta 1.1 litre hacmindeki 4 silindirli motorla ithal ediliyor. Silindir başına 3 supap teknolojisine sahip bu motor, 5500 d/d’de 66 PS maksimum güce ve 2800 d/d’de 10,1 kgm (99 Nm) maksimum torka sahip. Hyundai i10, her türlü kullanıma cevap verebilmesi amacıyla Türkiye’de 5 ileri manuel ve 4 kademeli otomatik şanzımanla satılıyor. 5 ileri manuel şanzımanla 151 km/s maksimum hıza çıkabilen aracın tüketimi 100 km’de ortalama 5 litre iken dört kademeli otomatik şanzıman alındığında maksimum hız 142 km/s ve ortalama tüketim de 5,9 litre olarak gerçekleşiyor.

Hyundai i10’da önde McPherson ve gazlı amortisörler, arkada ise çift bağlantılı torsiyon çubuğu ve gazlı amortisörler kullanılıyor. i10’da önde 241 mm disk ve arkada da 234 mm çapında disklerin kullanıldığı EBD (Electronic Brake Distribution-Elektronik Fren Gücü Dağılımı) destekli ABS fren sistemi standart olarak sunuluyor.

Zengin donanım seçeneklerine sahip olan Hyundai i10’da Team ve Select olmak üzere iki farklı donanım seçeneği bulunuyor. Team paketinde sürücü havayastığı, sürücü için aktif gergili ve yükseklik ayarlı emniyet kemeri, klima, EBD destekli ABS fren sistemi, elektrik kumandalı ön camlar, merkezi kilit, immobilizer, kaza anında katlanabilen direksiyon mili, yükseklik ayarlı elektrik destekli direksiyon ve 4 hoparlörlü, harici bağlantılı radyo/CD/MP3 çalar gibi birçok donanım standart olarak sunuluyor. i10’un üst donanım seçeneği olan Select’te ise bu özelliklere ek olarak gövde rengi darbe emici tamponlar, dış aynalar ve kapı kolları, ön sis farları, renkli camlar, elektrikli yan aynalar ve arka camlar, uzaktan kumandalı merkezi kilit ve alarm, yolcu havayastığı ve aktif gergili emniyet kemeri yer alıyor.

Hyundai i10, Euro NCAP çarpışma testlerinde segmentindeki en yüksek değerleri alarak önden çarpışmada 4 yıldız, çocuk güvenliğinde 4 yıldız ve yaya güvenliğinde de 3 yıldız elde etti.

Tüm Hyundai binek otomobillerinde olduğu gibi 5 yıl / 100 bin km mekanik garanti ile satışa sunulan i10 ilk etapta Kırmızı, Mavi, Koyu Gri, Açık Gri, Siyah ve Lacivert olmak üzere 6 farklı renk seçeneğiyle satılacak. i10’un manuel şanzımanlı Team paketi, 21 bin 200 YTL’lik anahtar teslim satış fiyatına sahipken bu araç otomatik şanzımanla almak istendiğinde 23 bin 200 YTL ödemek gerekiyor. Hyundai i10 Select’in manuel şanzımanlı fiyatı 23 bin 100 YTL iken Select Otomatik ise 25 bin 100 YTL’ye satılıyor.

Hyundai i10’un dünyasıyla buluşmak ve daha detaylı bilgi almak için özel olarak hazırlanan http://i10.hyundai.com.tr internet sitesi ziyaret edilebilir

accord


Honda bugüne kadar tüm dünyada 16 milyon satış rakamına ulaşmış, tamamen yenilenen 8. jenerasyon Accord modelini 7 Haziran’da satışa sunuyor. Honda bayilerinde düzenlenecek etkinliklerle satışa sunulacak yeni Accord, kalitesi, teknolojik yenilikleri ve çekici tasarımı ile premium özellikler sergiliyor.

Yeni Honda Accord, önemli ölçüde artan genişliği ve daha alçak olan yeni tasarımıyla, heyecanlı ve sportif bir motif sağlıyor.

Yeni Honda Accord’un Euro 5 emisyonlarını karşılamak üzere dizayn edilmiş 2.0 litre i-VTEC motoru, bir önceki model ile aynı seviyede performans sağlarken (6300 d/dak'da 156 PS) sınıfında lider bir yakıt tasarrufu sunuyor.

Dikkatle seçilmiş malzemelerin kullanıldığı ve mükemmel bir uyuma sahip premium iç mekan, Accord’un kalitesini ve mükemmel işçiliğini yansıtıyor.

Daha sportif bir tasarım ve eşsiz güvenlik sistemlerinin yanı sıra mükemmel dinamik özellikleri 69.500 YTL’ye sunan yeni Honda Accord, D segmentindeki premium yarışmacılar ile rekabet etmeyi hedeflediğini ortaya koyuyor
r

RENAULT LAGUNA NEW


Duru, şık ve akıcı stili ile Renault Laguna Coupe katıksız otomobil keyfini ve güzelliğini yansıtıyor. Performanslarıyla yepyeni sürüş özellikleri sunuyor. Renault Laguna’nın GT versiyonunda beğeni kazanan Active Drive şasi dışında yepyeni iki motor bu yeni imaj modelinde ilk kez kullanıldı. Performans ve keyif yönlerinden geleceğin referansı olacak V6 dCi dizel motor 235 bg (173 kW), benzinli 3.5 V6 motor ise 240 bg (175 kW) üretiyor. Önümüzdeki Ekim ayında Paris Otomobil Fuarı’nda ayrıntılarıyla tanıtılacak olan Renault Laguna Coupe, saf performans, heyecan ve keyif konsantresi.

Renault Laguna Coupe internet sitesinin hazırlanmasında Renault ile Microsoft işbirliği yaptı. “tequilarapido.” ajansının girişimiyle somutlaştırılan ve dünyada benzeri olmayan bu ortaklık ikinci nesil Silverlight teknolojisi ile « Deep Zoom » modülünün kullanımına dayanıyo

ASTRA SEDAN www.otomobil2008.blogspot.com NEW


Astra Sedan Easytronic şanzımanlı 1.6 Enjoy ve 1.6 Cosmo modellerinde Haziran ayı boyunca 5,000 YTL’lik sürpriz kampanya uygulanıyor.

Opel Astra Sedan easytronic şanzımanı ile düz ve otomatik şanzımana göre yakıt tüketiminde oldukça ekonomik ve aynı zamanda daha konforlu bir sürüş sağlamakta. Spor sürüş modu özelliği ile istenildiği zaman sportif bir sürüş keyfi de sunuyor.

Güvenliği her zaman önde tutan Opel Astra Sedan modelinde İnteraktif Sürüş Sistemi (IDS) standart olarak sunuluyor. IDS sisteminin içinde ise: Elektro Hidrolik Direksiyon (EHPS), ABS, Elektronik Fren Gücü Dağılımı (EBD), Virajda Fren kontrolü (CBC), Fren Destek Sistemi bulunuyor. Interaktif sürüş sistemi içerisindeki bileşenlerin mükemmel senkronizasyonu sayesinde en yüksek düzeyde yol tutuşunun yanı sıra, kritik / ani manevra durumlarında aktif güvenlik öğeleri ile güvenli bir sürüş deneyimi sağlar.

Otomobillerinde spor görünüm arayan aynı zamanda şık, güvenilir bir otomobil almak isteyen, bunların yanısıra kaliteye önem veren ve teknolojiyi yakından takip edenlere yönelik olarak tasarlanan Yeni Opel Astra Sedan 1.6 115 HP’lik modellerinde Easytronic® şanzıman seçeneği ile birlikte aynı zamanda hayat kurtaran ve üstün yol tutuşu sağlayan Harita Kontrollü Elektro Hidrolik Direksiyon (EHPS3), Elektronik Stabilite Programı Plus (ESPPlus), Dinamik Çekiş Kontrol Sistemi (TCPlus), Manevra Kontrol Mantığı (UCL), Hidrolik Fren Yardımı (HBA), Yokuşta Kalkış Desteği (HSA) ve Spor Sürüş Modu gibi yüksek aktif güvenlik özellikleri ile birlikte standart olarak sunulmaktadır.

Astra Sedan IDS şasi ve Easytronic şanzıman paketi ile birlikte sunulan aktif güvenlik özelliklerinin yanı sıra birçok pasif güvenlik ve konfor özelliklerini de içinde barındırmaktaır. Yüksek dayanımlı çelik gövde, Sürücü ve yolcu tam boy hava yastıkları, Yan hava yastıkları, Aktif gergili ön emniyet kemerleri, Katlanabilir pedal sistemi, Katlanabilen direksiyon kolonu, Kapı içi çelik koruma barları, Arka koltukta ISOFIX çocuk koltuğu hazırlığı, Aktif koltuk kafalıkları gibi birçok pasif güvenlik öğesini Astra Sedan’ın içerisinde görmek mümkün.

Konfor ile ilgili sürücü ve yolcu odaklı birçok özellik Astra Sedan’da standart olarak sunulmaktadır. Optimum iç ve dış tasarım ölçülerinin sağladığı 490 litrelik geniş bagaj kapasitesi ve içeride önde ve arkada geniş iç mekan sayesinde uzun yolculuklar bile çok konforlu. Bunun yanısıra, uzaktan kumanda ile açılabilen bagaj kapağı, sırt açısı, ileri-geri, yükseklik ve beşik ayarlı sürücü koltuğu, sürücü bel desteği ayarı, ön ve arkada kol dayama desteği, 60/40 katlanabilir arka koltuklar ile 490 litreden 870 litreye kadar yükseltilebilen yükleme kapasitesi, direksiyondan kumandalı CD30 Radyo/CD/MP3 çalar ve Aux girişi ile harici müzik çalar bağlayabilme özelliği, yol bilgisayarı, elektrik kumandalı ve ısıtmalı yan aynalar, elektronik iklim kontrollü klima, ışığa duyarlı otomatik yanan farlar ve yağmur sensörü gibi özellikler bize Opel Astra Sedan’da konfor ve fonksiyonellikten de ödün verilmediğini g

9 Mart 2008 Pazar

Leon Cupra'ya kampanya dopingi!




SEAT'ın 240 HP gücünde 2.0 litrelik TSI motorlu ve Leon model serisinin en performanslı versiyonu Leon Cupra, sportif sürüş özellikleri ve zengin donanımının yanısıra Mart ayı sonuna kadar sürecek avantajlı fiyat kampanyasıyla da dikkat çekiyor. 33 bin 500 Euro’luk kampanyalı anahtar teslim satış fiyatıyla dikkat çeken 240 HP’lik SEAT Leon Cupra’da direksiyondan kumandalı bluetooth özellikli Radyo/CD/MP3 çalar, dönüşe duyarlı xenon farlar, far yıkama, ABS, TCS, ESP, EBA, 8 hava yastığı, spor ön koltuklar ve 18 inç alüminyum alaşım sportif jantlar standart olarak sunuluyor.

Doğuş Otomotiv-SEAT, en güçlü model versiyonu olarak ön plana çıkan Leon Cupra için gerçekleştirdiği avantajlı fiyat kampanyasını Mart ayı sonuna kadar sürdürecek. 33 bin 500 Euro’luk kampanyalı anahtar teslim satış fiyatıyla Türkiye’de satışına devam edilen SEAT Leon Cupra, piyasaya sunulduğu Kasım ayından bu yana, ulaştığı 22 adetlik satış başarısıyla da rakiplerinin önüne geçiyor.

Peformans/fiyat değer orantısındaki üstünlüğüyle, kompakt sınıfın yüksek performanslı modelleri arasından sıyrılmayı başaran SEAT Leon Cupra’da spor ön koltuklar, 18 inç alüminyum alaşım jantlar, çift egzoz çıkışı, ön sis farları, elektrikli/ısıtmalı/katlanabilir dış aynalar, çift yönlü ayarlanabilir otomatik klima, kendiliğinden kararan dikiz aynası, yağmur sensörü, otomatik yanan farlar, hız sabitleme sistemi, yol bilgisayarı, direksiyondan kumandalı bluetooth özellikli Radyo/CD/MP3 çalar, dönüşe duyarlı xenon farlar, far yıkama, ABS (Anti Blokaj Sistem), TCS (Çekiş Kontrol Sistemi), ESP (Elektronik Stabilite Programı), EBA (Acil Fren Destek), sürücü ve yolcu ön hava yastıkları, sürücü ve yolcu yan hava yastıkları, perde ve arka yan hava yastıkları standart olarak sunuluyor.

240 HP’lik ateşli TSI motor!
Turbo beslemeli ve 240 HP maksimum güç üreten 2.0 litrelik TSI motora sahip Leon Cupra, 247 km/s’lik maksimum hıza erişirken, 0-100 km/s hızlanmasını ise sadece 6.4 sn’de tamamlıyor. 6 ileri vitesli düz şanzımanla üretilen SEAT Leon Cupra, 5. viteste 80-120 km/s ara hızlanmasını da 6.4 sn’de tamamlayarak, etkin performans değerleriyle dikkat çekiyor. Bu maksimum performansın karşılığında ise, sınıfının en iyi yakıt tüketimi verilerinden birini sunmayı başaran Leon Cupra, 100 km’de ortalama 8.3 litre yakıt tüketiyor. SEAT Leon Cupra’nın güçlü ve etkili bir yol tutuş sunan süspansiyon sistemi ise, daha fazla alüminyum parça kullanımı yoluyla ağırlık tasarrufu yapacak şekilde modifiye edilmiş. Bu değişiklik, aynı zamanda direksiyon sisteminin sportifliğine pozitif olarak katkıda bulunmuş.

Sportif iç ve dış tasarım!
Dış tasarımda, mevcut Leon modellerine göre daha geniş havalandırma kanallarına sahip ön alt tampon ve ızgara, siyah renkli yan aynalar, Leon WTCC yarış otomobilinden entegre edilen siyah renkli difüzörler, 18 inç alüminyum alaşım jantlar, kırmızı renkli kaliperlere sahip fren sistemi ve elbetteki Cupra logoları, aracın görsel sportif yönlerini oluşturuyor. İç tasarımda sportif koltuklar, Cupra logolu direksiyon simidi, vites topuzu ve siyah iç mekan kaplaması ile yine SEAT markasına özgü sportiflik ön plana çıkartılıyor.

Yeni Forester Nisan'da geliyor




Subaru, SUV segmentindeki iddialı temsilcisi Forester’ı tamamen yenileyerek Nisan ayında Türk tüketicisi ile buluşturmaya hazırlanıyor.

Subaru’nun yıllardır en çok beğenilen ve SUV sınıfında efsaneleşen modeli Forester, yepyeni yüzü ve büyüyen boyutlarıyla Türk tüketicilerin karşısına çıkıyor.

Yeni Forester en cesur değişimini, büyüyen gövde boyutları ile sergiliyor. Artırılmış yerden yükseklik, büyük ön tampon, geniş ön ızgara ve far grubu araca güçlü ve iddialı bir duruş kazandırırken, Forester’ın SUV kimliğini de açıkça vurguluyor.

Yüksek performans ve güvenlik özellikleri ile sınıfında fark yaratan Yeni Forester, genişletilmiş iç hacmi ve son derece lüks kabin özellikleri ile, iç tasarımda da iddialı bir konuma geliyor.

Yenilenen Forester ile Subaru markasının çok kısa sürede ivme kazanacağını ifade eden Marka Direktörü Sayın Çınar Noyan verdiği demeçte “ Subaru olarak, geçen yıl başlattığımız değişim sürecini hızlandırarak devam ettiriyoruz. Bu değişimin 2008 ayağı ise Yeni Forester’la başlıyor. İlk kez Detroit otomobil fuarında sergilenen Yeni Forester, satışının başladığı Japonya ve Amerika’da çok büyük beğeni ile karşılandı. Aynı ilginin Avrupa pazarlarında da süreceğini ve Yeni Forester ile Subaru markasının Türkiye’deki yerinin daha da kuvvetleneceğini düşünüyoruz. “ diye belirtti.

Nisan ayının başında otomobil severlerin beğenisine sunulacak olan Yeni Forester’da bir Subaru vazgeçilmezi olan Sürekli Simetrik Dört Çeker Sistemi ve yatay yerleşimli Boxer Motor standart olarak sunuluyor. 2.0lt. ve 2.5lt. turbo motor seçenekleri ile piyasada yer alacak olan Yeni Forester, SUV keyfini Subaru kalitesi ve ayrıcalığı ile birleştirmek isteyen marka tutkunlarına hitap ediyor.

Yeni Bravo satışa sunuldu




İtalyan otomobil üreticisi Fiat'ın yenilenen Bravo modeli, Avrupa'nın ardından Türkiye'de de satışa çıktı.

Fiat Tasarım Merkezi'nce tasarlanan Fiat Bravo'daki eğimli ön cam, damla biçimli farlar ve logonun yer aldığı sportif ızgara aracın en önemli özellikleri olarak öne çıkıyor. İtalyan tasarım anlayışına sahip olan Fiat Bravo, düz ve agresif hatlara sahip bir otomobil olarak dikkat çekiyor. Tüm vites seçeneklerini 6 ileri vites ile sunan Bravo'nun 120 hp'lik 1.6 16v Multijet motoru ile Dualogic otomatik vites seçeneklerinin yılın ilk yarısında pazara sunulacağı, öte yandan otomobilin pasif ve aktif emniyet testlerinde en yüksek puanı alacak şekilde tasarlandığı belirtiliyor.

Fiat Bravo, 29.400 YTL'den başlayan fiyatlarla Türkiye yollarına çıkıyor

Nissan, hayal kırıklığı yaşıyor



Navara’nın havayastığının açılmasında yaşanan gecikme nedeni ile Euro NCAP çarpışma testinde ortaya çıkan sonuç NISSAN’da hayal kırıklığı yaratmıştır. Hava yastığı kontrol ünitesinin yeniden programlanmasına ve Euro NCAP tarafından yeniden test edilmesine rağmen, yeni test sonuçlarının NCAP tarafından yayınlanmaması, NISSAN’daki hayal kırıklığını daha da artırmıştır.

Nissan, havayastığında yaşanan bu gecikmenin sadece Mayıs ve Aralık ayları arasında 2008 model yılı olarak üretilmiş sınırlı sayıda Navara’da yaşanan bir problem olduğunu önemle vurgulamaktadır. 2005- 2007 yılları arasında üretilen Navara’larda böyle bir problem yaşanmamaktadır.

İlk Euro NCAP testinin sonuçlarının alınmasını takiben yapılan müzakerede, Aralık ayında, tüm Navara araçlarının havayastığı kontrol ünitesinde yeniden bir programlama yapılmaya başlanmıştır. Yeniden programlanan havayastığı teknik olarak aracın dizaynıyla uyum içerisindedir. Buna paralel olarak, Aralık 2007’de bir servis kampanyası başlatılmış ve 08 Model yılı Nissan Navara’lar, havayastıkları kontrol ünitelerini yeniden programlanmak üzere, Nissan Bayileri’ne davet edilmiştir.

Şubat ayı başında Nissan, yeniden programladığı hava yastığı kontrol ünitesinin etkisinin ölçülebilmesi adına Euro NCAP’e yeniden test yapılabilmesi için başvurmuştur. Nissan gelecek haftalarda bu sonuçların da açıklanmasını beklemektedir. Nissan, havayastığı kontrol ünitesinde yapılan yeniden programlama ile havayastığında meydana gelen geç açılmanın tamamıyla çözüldüğü konusunda emindir. Bu doğrultuda Euro NCAP’ten iyi bir sonuç elde edileceğine dair hiç bir şüphe yoktur.

Tüm bu önleyici faaliyet ve geliştirmelere ek olarak, Nissan Euro NCAP ile yapılan müzakereler ile Navara müşterilerinin güveni açısından servis kampanyasının boyutunu genişletmiş ve 2005 yılından beri üretilen tüm Nissan Navara’lar bu kampanyaya dahil edilmiştir. Bu nedenle, Navara sahipleri Nissan bayilerini ziyaret etmeye davet edilerek, havayastıkları kontrol ünitesinde gerekli programlama çalışmaları başlatılmıştır.

Nissan Avrupa Satış ve Pazarlama’dan sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı Brian Carolin yaptığı açıklamada "Nissan olarak araçlarımızın kalite ve güvenilirliğini çok ciddiye alıyoruz. 2008 model yılı Navara’da hava yastığının açılması esnasında oluşan bu kısa gecikme tespit edilir edilmez önlemlerimizi aldık. Bir servis kampanyası düzenleyip tüm mevcut araç sahiplerini, aracın havayastıklarındaki kontrol ünitelerini programlamak üzere bayilerimize davet ettik . Araç sahipleri araçlarını güvenle ve keyifle kullanmaya devam edebilirler. Euro NCAP’in yeni test sonuçlarını en kısa zamanda açıklamasını ümit ediyoruz.” demiştir.

Nissan, her zaman tüm ürünlerinde araçların güvenilirliğine önem vermektedir. Qashqai Euro NCAP'in yetişkin yolcu koruması testinden, şu ana dek tüm zamanların en yüksek skorunu elde etmiştir. Euro NCAP ön ve yan çarpışma testlerinden 37 puan üzerinden 36.83 puan alan Qashqai, emniyet kemeri uyarı sisteminden de tam skor elde etmiştir.

Yeni modeller görücüye çıktı



Avrupa'nın en büyük otomobil fuarlarından birisi olan 78. Cenevre Otomobil Fuarı, kapılarını ziyeretçilerine açtı. 6-16 Mart tarihleri arasında açık olacak olan fuarı dünyanın dört bir yanından gelen otomobil meraklıları ziyaret edecek.

50’den fazla yeni modelin ilk kez otomobil tutkunları ile buluşacağı fuarda yüzlerce model araç, yeni nesil teknolojiler ve geleceğe ışık tutan konsept modeller sergileniyor

honda accord




Honda, tamamen yenilenen Accord modeliyle daha sportif bir tasarım ve eşsiz güvenlik sistemlerinin yanı sıra mükemmel dinamik özellikler sunuyor. Euro 5 emisyonları ile uyumlu motor yelpazesi ve çekici görünüşü ile yeni Accord, D segmentindeki premium yarışmacılar ile rekabet etmeyi hedeflediğini ortaya koyuyor

Peugeot 207 Outdoor



segmentinde sunulan birçok ürünün çeşitlenmeye devam etmesiyle birlikte 207 modeli de çeşitli gövde tiplerine dönüşmeye devam ediyor ve her birinin güçlü kişiliği ayrı bir çekicilik sağlıyor.

Böylece geçtiğimiz baharda, yani üç ve beş kapılı hatchback modelinin birinci yıldönümünde 207 ailesi önce klasik üstü açık otomobillerin yeniden keşfini temsil eden 207 CC ile genişledi, ardından sportif RC sunuldu ve sonra Cenevre Otomobil Fuarında da 207 Outdoor konsept otomobili gelecekteki model ailesiyle ilgili ipuçları verdi.

BMW M3 Cabrio



Yüksek performanslı Yeni BMW M3 Cabrio, şüphesiz sürücülerini yüksek devirli V8 motoru, mükemmel şasi ayarı ve sınıfının tek elektro-hidrolik mekanizmaya sahip geriye doğru açılabilen metal tavanı ile büyüleyecek. Daha da dinamik performans elde etmek adına DCT Drivelogic Çift Kavramalı M Şanzıman BMW M3 Cabrio ve diğer tüm BMW M3 modellerinde isteğe bağlı donanım olarak sunuluyor olacak. Dünyanın bu ilk 7 ileri vitesli çift kavramaya sahip şanzımanı yüksek performanslı motorlar için tasarlanmış olduğundan, vites değişimleri esnasında tekerleklere kesintisiz güç aktarımını garanti ederek manüel bir şanzımandan daha hızlı bir ivmelenme sunuyor.

Qashqai'nin boyu uzuyor




Japon otomobil üreticisi Nissan, şehir içi kullanım rahatlığı ile beğeni toplayan crossover modeli Qashqai’yi geliştiriyor. Tüketicilerden gelen talep doğrultusunda stratejik bir hamle yapmaya hazırlanan Nissan, pazara 7 kişilik oturma kapasitesi sahip bir Qashqai seçeneği daha sunmaya hazırlanıyor.

Gözlerden uzak bir yerde kış testleri yapılırken objektiflere yakalanan yeni Nissan Qashqai’nin güncel tasarımında pek değişiklik yapılmadığı gözleniyor. Bu yeni 7 kişilik versiyonda eskiye oranla göze takılan ayrıntı uzayan şasi boyu. Arka kısımda 2 yolcunun daha oturabileceği kadar mesafe yaratmak isteyen Nissan mühendisleri, aracın uzunluğunda değişikliğe gitmiş. Fakat bu uzayan yapı aracın genel görünümünde pekte fazla bir etki yaratmamış.

Nissan yetkilileri tarafından hiç bir resmi açıklama gelmemesine rağmen, yeni modelin Qashqai Long adı ile piyasaya sürülmesi bekleniyor. Yeni Nissan Qashqai’nin 1.6 ve 2.0 benzinli ve 1.5 ve 2.0 dizel olmak üzere 4 farklı motor seçeneğine sahip olması bekleniyor. Bu yeni araçta da 2 ve 4 çeker seçeneği opsiyonel olarak sunulacak.

Uzun şasili bu yeni karoser yapısının önümüzdeki yıl Avrupalı tüketiciler ile buluşması beklenirken, fiyat olarak net bir bilgi bulunmuyor

renault clio RS




Fransız otomobil üreticisi Renault'un ilk olarak 2006 Frankfurt Otomobil Fuarı'nda otomobilseverlerin beğenisine sunduğu Clio RS modeli, Renault Sport ailesininde önemli bir yer tutuyor. Dinamik tasarımıyla ön plana çıkan Clio RS, ön çamurluklarda konumlandırılan hava dağıtıcıları ve arka tamponun altına yerleştirilen difüzör sayesinde diğer Clio modellerinden hemen ayrılıyor. Sportif hatların sahip olduğu Clio RS'de, maksimum performans imkanı ve sınıfında raslanmayan özelliklere yer veriliyor.

Tasarım :
Clio RS aerodinamik yapısı uzun çalışmalar sonucunda geliştirilmiş. Aracın kolaylıkla tanınabilen orijinal hatları atletik kavisleriyle göze çarpıyor. Özel tasarımlı kasa yanları ile otomobilin silueti daha güçlü ve enerjik bir görünüşe sahip. Genişletilmiş ön ve arka çamurlukları, alçaltılmış kasası, kaslı yan panoları ile hava tahliye ızgaraları ve hava dağıtıcısı aracın sportif ve aerodinamik karakterini güçlendiriyor.Ön tampon üzerindeki petek görünümlü geniş hava giriş ızgarası motor kaputunun altında yatan Renault Sport Technologies tarafından geliştirilmiş olan 2.0 litrelik atmosferik motorun nasıl bir potansiyele sahip olduğu hakkında büyük fikir veriyor.

Clio RS'de normal clio mopdellerine göre teknolojik ve görsel en önemli yenilik bir hava dağıtıcısının arka tampona eklenmiş olması. Bugün itibariyle, bu tür bir donanım standart olarak ancak üst seviyesindeki spor modellerde bulunuyor. Hava dağıtıcısı hava akımlarını kanalize ediyor ve hızlandırıyor. Oluşan vakum etkisiyle herhangi bir kanat takmaya gerek kalmaksızın, aracın arka tarafının yola tutunması meydana geliyor. Hava dağıtıcısının etkinliğini azaltmamak amacıyla, iki egzos çıkış borusu yan hava sapma kanalları içine yerleştirilmiş.

Ön çamurluklardaki hava tahliye ızgaralarının da aerodinamik işlevleri var; bunlar hava türbülanslarını nötralize ediyorlar. Aynı zamanda motor kaputu altındaki sıcak havanın daha iyi sirkülasyonu ve tahliyesine katkıda bulunuyorlar. Ayrıca, ızgaralar aracın performansını en üst seviyeye çıkaracak şekilde havayı aracın yanlarına doğru kanalize ediyorlar.

İç Mekan :
Clio RS'in iç tasarımında sadelik ön planda tutulmuş. Sadelikle birlikte gelen ergonomik yapı Clio RS'in içindeki öğeler üzerinde oldukça rahat kullanım imkanı sunuyor. Otomatik ayarlı klima, 4x15 6'lı Cabasse CD Changer standart olarak sunuluyor. Geniş panoramik cam tavan, Clio III'ün temel niteliklerinden olan konfor ve geniş alan hissini daha da belirginleştiriyor. Spor tip koltuklar yolculara yüksek konfor ve koruma olanağı sağlarken, araç içerisindeki sportif hatları destekliyor.Yarış tipi alüminyum pedalları, alüminyum ayak dayama yeri ile teknik gri dikişli ve "0 nokta" işaretli deri direksiyon simidi Clio RS'in iç mekanına hakim olan sportif karakteri daha da pekiştiriyorlar.

Motor - Performans :
Clio RS modeli yüksek performansa ulaşmak üzere geliştirilmiş. Aracın dinamik nitelikleri, Renault Sport Technologies tarafından özel olarak geliştirilmiş olan 2.0 16v atmosferik motorun tüm potansiyelini ortaya koymasını sağlıyor. 7.250 d/d'da 200 beygir (145 kw) güç üreten 2.0 litrelik motor, 5.550 d/d'da 215 Nm tork üretebiliyor. 6 vitesli şanzıman ile birlikte kullanılan bu esnek ve güçlü motor yüksek düzeyde sportif performans ve sürüş keyfi sunuyor. Clio RS, fabrika verilerine göre 2.0 litrelik atmosferik motor ile 7.000 d/d'da 215 kilometre hıza ulaşırken 0-100 km hızlanma süresi ise 6.9 olarak belirtiliyor.

Renault Sport Technologies bu model için kısmen alüminyum, bağımsız aks milli yeni kuşak bir ön takım geliştirmiş. Böylece, Clio RS çok yüksek düzeyde çekiş ve yol tutuş özelliği kazandırılmış. Bu ön takım yol tutuşunu optimize ederken, direksiyon hassasiyetini de artırıyor.

Güvenlik :
Dinamik sürüş kontrolü (ESP), anti-patinaj (ASR) ve önden kayma kontrol sistemi ile donatılmış olan Clio RS, virajlarda sportif çizgisini koruruken, güvenlikten de ödün vermiyor.Clio RS, tam güvenlik içinde sürüş keyfi sunmak üzere, önleyici, caydırıcı ve korumaya yönelik güvenlik sistemleriyle donatılmış durumda. Standart xenon farlar, hız abitletleyici-sınırlayıcı, ön gergili ve güç limitörlü emniyet kemerleri, sürücü, yolcu göğüs hava yastığı ve yan, perde, koltuk içi hava yastıklarıyla birlikte, otomatik far ve cam sileceği çalıştırma sistemi de, Clio RS'in güvenlik seçenekleri arasında yer alıyor.



Motor Sıralı 4 silindir
Motor hacmi (cc) 1998
Maksimum güç (Hp) 200 / 7250 d/dk
Maksimum tork (Nm) 215 / 5550 d/dk
Maksimum hız (km/s) 215
Şanzıman 6 ileri manuel
Aktarma Önden çekiş
Frenler (ön/arka) Disk
Yakıt tipi Benzin
Tüketim (şd/şi/ort) (lt/100 km) 11,6 / 6,5 / 8,4
Depo kapasitesi (lt) 55
Boş ağırlık (kg) 1260
Bagaj hacmi (lt) -
Boyutlar (u/g/y)

Kicherer ML 420 CDI




Tuninig firması Kicherer, Alman otomobil üreticisi Mercedes'in ML 420 CDI SUV modeli için tasarladığı tuning paketini tanıttı. Normal yol versiyonuna göre dış aksesuarlar ve motor gücü üzerinde güncelleme yapılan araç, normalinden çok daha çekici ve güçlü bir hale getirilmiş.

Kicherer, body üzerinde güncelleme yaparken abartıdan daha çok sade ve dikkat çekici olmasına önem göstermiş.'Cold as Ice' ismiyme duyurulan ML 42 CDI'ın dış görünümine eklenen 20 inçlik vernikli siyah jantlat, yüksek performans frenler, elektronik kontrollü düşük süspansiyon sistemi ve arka tamponun her iki yanına yerleştirilmiş dört çıkışlı egzos sistemi ML 63 AMG alt yapısından alınmış. Ön tamponda kullanılan iki metalik levha, kromaj kaplı sis farlarıyla oldukça uyum gösterirken, arka kısımda krom kaplı dört egzos çıkışıyla desteklenmiş. Ön ve arka tamponun en alt kısımları difüzöre benzetilerek hem aero dinamik bir yapıya kavuşturulmuş, hem de sportif etkide olabildiğince iyileştirme yapılmış. Sonuç olarak bakıldığında bu aracın bir 4x4 arazi aracı olduğunu düşünürsek son görünümüyle caddede boy gösteren araçlardan fazlası var eksiği yok durumda.

ML420 CDI üzerinde en dikkat çekici yenilik ise motor gücünde yapılan iyileştirme. Normalde Mercedes'in yüksek teknoloji ile ürettiği motor üzerinde oynamalar yapan Kicherer, 306 beygir güç ve 700 Nm tork üreten bu motoru oldukça uç performans noktalarına taşımış. Motorda yapılan performans güncellemesi sonrası ML 420 CDI 360 beygir güç ve 900Nm tork üretir hale getirilmiş. Son haliyle aracın 0'dan 100 km hızlanması sadece 6.1 saniye sürüyor ve maksimum 280 km sürate ulaşabiliyor.

captive 2008




Günümüz 4x4 arazi araçları, arazi kabiliyetlerinden daha çok dış görünümleri ve iç mekan konforları ile ön plana çıkıyor. SUV segmentindeki hızlı gelişime ayak uydurmak isteyen araç üreticileri, daha şık görünümlü ve daha konforlu araçlar üretme yolunu seçerek daha fazla müşteri çekmeye çalışıyor. Chevrolet, iç mekan olarak rakipleri kadar iddialı fakat fiyat olarak daha uygun SUV modeli Captiva'yı piyasaya sürerek bu segmente oldukça iddialı bir giriş yaptı. Chevrolet Captiva, rakiplerine göre daha uygun fiyat ve ekipman seviyesiyle SUV sınıfında iddialı bir alternatif olarak göze çarpıyor.

Captiva, etkileyici tasarım ve yüksek kaliteli malzemelerden oluşan geniş, ferah ve rahat bir iç mekana sahip. Gösterişli olduğu kadar işlevsel olarak tasarlanan iç mekanda, ergonomi ve kullanışlılık ön planda tutulmuş. Orta konsolda bulunan kapaklı eşya gözleri, ufak tefek eşyaların yaratacağı dağınıklığı önlemek için tasarlanmış ve içleri çizilmelere karşı kumaş bez ile kaplanmış. Araç kullanırken sade gösterge paneli sayesinde tüm veriler rahatlıkla okunabiliyor. Orta konsolun en üstüne yerleştirilen ekran sayesinde yol bilgisayarı, pusula, iç-dış sıcaklık ve klima bilgilerine ulaşılabiliyor. Orta konsolda konumlandırılan klima ve radyo-cd düğmelerinin kullanımı biraz alışkanlık istese de çok sorun oluşturmuyor.Ön kısımda tek yadırgadığımız nokta navigasyon ekranının yerinde boş bir eşya gözü olması ve direksiyon üzerindeki düğmelerin ışıklandırılmamış olması.

Captiva'nın boyutları 4,639 / 1,849 / 1,726 mm (uzunluk / genişlik / yükseklik) olup dingil mesafesi ise 2,707 mm. Bu boyutlar Captiva'nın içinde oldukça geniş bir yaşam alanı yaratıyor. Orta sıradaki koltukların sırt eğimleri isteğe göre ayarlanabiliyor. Captiva beş veya yedi koltuklu olarak piyasaya sunuluyor. Ekstra ücret karşılığında alınan üçüncü koltuk sırası ihtiyaç anında, gizlendiği bagaj zemininden kolayca çıkıyor. Fakat ayak mesafesi için pekte geniş olmayan bu üçüncü sırada yetişkin birinin uzun süre yolculuk etmesi sıkıntılı olabilir.

Avrupa yollarına ve Avrupalı müşterilerin ihtiyaçlarına göre özel olarak hazırlanan bu araç, iki litrelik 150 hp common-rail direkt-enjeksiyonlu modern bir dizel motor ile donatılmış. Bu turbo dizel Chevrolet'nin diğer benzinli motorları gibi dinamik sürüş performansı sunuyor. 16 valflı bu motor ünitesi, 4,000 devir / dakikada 150 hp ve 2000 devir / dakikada 310 Nm maksimum tork üretiyor. Ortalama yakıt tüketimi, 100 km için 8.7 litre. Bu motor, 2006 yılından başlayarak Avrupa'da diğer Chevrolet ürünlerinde de sunulan dizel motor ailesinin bir devamı. İki litrelik motor, ilk çalıştığı zaman biraz homurtulu bir ses çıkarsa da, motor ısısı normal düzeyine çıktığında motor sesi makul bir dereceye iniyor. İki litrelik motor, otomatik şanzıman ile birlikte hem yakıt hem de performans olarak yetersiz bulunabilir ama bu aracın bir SUV ve ağırlığınında 1910 kg olduğunu unutmamak lazım.

Captiva'nın içerisinde herhangi bir arazi vitesi seçeneği veya düğmesi bulunmuyor. Captiva'nın dört tekerden çekiş sistemi, sadece gerektiğinde sürüş koşullarına bağlı olarak devreye girme özelliğine sahip. Aktarma sistemi, ön tekerleklerin patinaja düşmesi durumunda gücü arka tekerleklere aktarıyor ve yere tutunma kabiliyetini arttırıyor.Sistem, aynı zamanda ESP ve ABS sistemleri ile de kendiliğinden devreye girerek aracın sürücü tarafından kontrolünün artmasını ve sonucunda daha güvenli bir sürüş sağlıyor. ESP sistemine entegre edilmiş HBA (Hidrolik Fren Yardımı - Hydraulic Brake Assist), HDC (Yokuş İniş Kontrolü - Hill Descent Control) ve ARP (Devrilmeye Karşı Koruma - Anti-Rollover Protection) gibi ek fonksiyonlar Captiva'nın üzerinde bulunmakta. Captiva ayrıca Chevrolet'nin elektronik stabilite programı (ESP) ile sunulan ilk modeli olma özelliğini taşıyor.

Süspansiyon sistemi, önde McPherson gergi kolu mekanizması ve arkada bağımsız dört kollu süspansiyon sisteminden oluşuyor. Tüm tekerleklerde hava soğutmalı disk frenler standart. Captiva'da standart olarak 6.5J x 16 inç jantlar ve 215/70 R 16 lastikler bulunuyor. Captiva, bu kombinasyon sayesinde asfaltta ve arazide maksimum performans sergileyebiliyor.

Sonuç olarak Captiva tam bir arazi aracı olmasada hafif arazi şartlarında sizi yolda bırakmayacak bir araç. Rakiplerine göre daha çekici bir dış tasarıma sahip ve fiyat olarak daha ucuz. Medium donanımlı Captiva'nın fiyatı 77 bin YTL, High donanım 81 100 YTL ve Sport modeli ise 84.500 YTL fiyat ile satışa sunuluyor.


Motor Sıralı 4 silindir
Motor hacmi (cc) 1991
Maksimum güç (Hp) 150 / 4000 d/dk
Maksimum tork (Nm) 310 / 2000 d/dk
Maksimum hız (km/s) 180
Şanzıman 5 ileri Otomatik
Aktarma 4x4
Frenler (ön/arka) Disk
Yakıt tipi Dizel
Tüketim (şd/şi/ort) (lt/100 km) 7.3/11.0/8.7
Depo kapasitesi (lt) -
Boş ağırlık (kg) 1910
Bagaj hacmi (lt) 465 / 930
Boyutlar (u/g/y)

Renault Kangoo 1.5 dCI 'Expression'




Renault'nun ufak MPV aracı Kangoo, Euro NCAP'in uyguladığı çarpışma testlerinde, yolcu güvenliği testinden beş yıldız üzerinden dört yıldız, çocuk güvenliği testinden beş yıldız üzerinden dört yıldız ve yaya güvenliği testinden dört yıldız üzerinden iki yıldız aldı.

Kangoo, önden çarpışma testinde, kaza esnasında yolcu kabini stabil bir halde kaldı. Direksiyon dayanağı sürücü için muhtemel bir risk oluşturduğu belirtildi.Ayrıca Kangoo'nun sürücü ve yolcu için ğöğüs koruması yetersiz bulunarak marjinal olarak değerlendirildi.

Kangoo, yandan çarpışma testinde, yan hava yastıklarının donanım seçenekleri arasında olmasına karşın, test aracında bulunmadığı için değerlendirme yapılmadı.

Kangoo, çocuk güvenliği testinde, çocukların ön koltuğa oturtulduğu zamanlarda yolcu hava yastığının kapatılması gerektiği belirtildi. Hava yastığının açık veya kapalı olduğuna dair bilginin sürücüye net açıklanır vaziyette olmadığı gözlendi.Arka koltuktaki ISOFIX bağlantı noktalarının daha belirgin hale getirilmesi gerektiği konusunda uyarıldı.

Kangoo, yaya koruması testinde, kaza esnasında yayaların bacaklarına maksimum koruma sağladığı gözlendi. Ancak motor kaputu üzerindeki çoğu noktanın kaza esnasında yayaların kafa darbelerine karşı yeterli koruma sağlamadığı belirtildi.

Test Aracı Detayları :
Model : Renault Kangoo 1.5 dCI 'Expression'
Gövde Tipi : 5 kapı MPV
Model Yılı : 2008
Araç Ağırlığı : 1429 kg