Google

16 Kasım 2007 Cuma

Volkswagen Space UP! konsept New


Volkswagen'in efsane modeli Beetle'dan sonra tasarladığı yeni küçük, neşeli ve çevreye saygılı konsept aracı up!'ın daha büyük boyutlara sahip space up! versiyonu, 2007 Tokyo Otomobil Fuarı'nda tanıtıldı

Volkswagen yenilikçi tasarımı ile göz kamaştıran arkadan motorlu, küçük aile aracı space up! ile yollara güler yüzü geri getirmeyi hedefliyor

Alman otomotiv devi Volkswagen, 62. Frankfurt Otomobil Fuarı'nda tanıtımını yaptığı yeni konsept aracı up!'tan sonra 40. Tokyo Otomobil Fuarı'nda da space up! adını verdiği yeni konsept aracını tanıttı. Gerek tasarımıyla gerek işlevsel özellikleriyle dikkat çeken dört koltuklu VW space up!'ın, markanın yeni nesil küçük sınıf platformu üzerinde geliştirilen konseptiyle ekonomik aile otomobilinin öncüsü olması bekleniyor

Volkswagen markasının efsane modeli Beetle ve markanın son konsept otomobili up! gibi motoru aracın arka tarafına yerleştirilmiş olan space up!, sempatik ve kompakt bir tasarıma sahip. Ayrıca tasarımındaki yalınlık ve işlevselliğin yanı sıra ekonomik oluşu ve düşük yakıt tüketimi ile de VW markasının yeni nesil şehir otomobiline bakışını yansıtıyor
VW space up! konseptinin ön bölümünde hava girişi bulunmayan tampon ve yeni teknolojili oval formlu farlar kullanılarak aracın güler yüzlü bir görünüme bürünmesi sağlanmış. Frankfurt Fuarı'nda tanıtımı yapılan VW up!'tan 23 santimetre daha uzun olan konsept, iç mekanda sunduğu geniş yaşam alanıyla övgüyü hak ediyor
B sütununun kullanılmadığı tasarımda ters açılan arka kapılar, space up!'ın iç mekânına geçişi kolaylaştırma amacını taşıyor.
VW space up!'ta maksimum kullanım alanı sunabilmek için ince düşünülerek tasarlanmış, çok fonksiyonel dört adet koltuk bulunuyor. VW'nin yeni konsept aracından sürücü koltuğu hariç, tüm koltuklar katlanabiliyor ve yerinden çıkarılabiliyor. Arka koltuklar ise koltuk oturma yüzeyleri ve omuz desteklerinin çok basit bir şekilde katlanması ile hızlıca çocuk koltuğuna çevrilebiliyor. Fonksiyonelliğin yanında konfor da ihmal edilmemiş ve havalı köpükten üretilen koltuklar ile sürücü ve yolculara yüksek oturma konforu sunuluyor

VW space up!'ın kokpitinde de yine yalın ve fonksiyonel tasarım anlayışının izleri çok net olarak görülüyor. Geniş cam yüzeyler kullanılarak daha fazla aydınlatılan iç mekanda her türlü ekstra tasarım anlayışından kaçınıldığı dikkat çekiyor

VW space up!'ın içinde tüm sistemleri kontrol etmekle görevli iki adet ekran bulunuyor. Sürücünün karşısında konumlandırılan monitör, sürücüsüne aracın hızı, yakıt seviyesi ve yol bilgileri ile anlık CO2 emisyonları gibi önemli bilgileri gösteriyor. Navigasyon, radyo, yol bilgisayarı ve klima kontrol sistemlerini kumanda etmek için kullanılan 7 inçlik ekran ise yeni geliştirilen "yakınlık sensörü" teknolojisine sahip olmasıyla benzer sistemlerden ayrılıyor. VW space up!'ın kullanıcısı, ekrana dokunmadan ekran üzerinde sadece elini dolaştırarak ilgili sistemleri kumanda edebilme ayrıcalığı ile farklılaşıyor

Ford Fiesta


Ford, Fiesta modelinin yeni jenerasyonu için hazırlıklarına devam ediyor. Verve konsept üzerinden geliştirilen yeni Fiesta, Ford'un kinetik tasarım felsefesine uygun olarak tasarlanan yeni Mondeo ve yeni Focus ile benzerlikler taşıyacak

Yeni Fiesta tasarımı hakkında azda olsa ipuçları veriyor. Görüntülenen üç kapılı prototip üzerinde şimdiden jant ve tavan spoyleri takılmış durumda. Ayrıca ağır kamoflajlı olması rağmen ön tampondaki büyük hava girişi de Mondeo ve Focus'u çağrıştıran öğeler arasında. Levhay ile kapatılmış olan önden arkaya doğru bir bütün biçiminde uzanan cam hattı gözlerden kaçmıyor. Arka tarafta bombe alan cam aracın tasarımında bir bütünlük içerdiğini işaret ediyor

Yeni Fiesta'nın motor gamının epey bir geniş olması beklenirken, Focus ST'deki gibi bir turbo motora da spor versiyonunda yer verilmesi bekleniyor

Seat'ın yeni tasarım merkezi açıldı


SEAT’ın Teknik Merkezi bünyesinde yer alan, otomobil sanayinin kendi alanındaki tam entegre tek merkezi olan SEAT Tasarım Merkezi, İspanyol Hükümet Başkanı Jose Montinella’nın katıldığı resmi bir törenle hizmete açıldı. 2018 yılında 800 bin adetlik üretimin gerçekleştirilmesine yönelik fikir ve projelerin üretileceği yer olarak konumlandırılan SEAT Tasarım Merkezi otomotiv sektörünün tüm dünyadaki en kapsamlı yenilik kompleksi olarak dikkat çekiyor

Otomotiv sektörünün tüm dünyadaki en modern yenilik kompleksi olarak dikkat çeken SEAT Tasarım Merkezi İspanyol Hükümet Başkanı Jose Montinella’nın katıldığını resmi bir törenle açıldı. SEAT Tasarım Şefi Luc Donckerwolke imzası taşıyan, şeffaflık ve işlevsellik üzerine kurulan yeni global tasarım merkezi fikir, yaratım, sanal sunum ve fiziksel sunum alanı olmak üzere dört bölümden oluşuyor
SEAT Tasarım Merkezi’nin açılışına katılan SEAT Yönetim Kurulu Başkanı Erich Schmitt “Bu merkez bizim kaliteye bağlılığımızın pek çok göstergesinden biridir. Zira yarının SEAT ürünleri bugün bu merkezde geliştirilecek fikirlerden üretilecektir; bu ürünler markanın sürdürülebilir bir büyüme sergilemesini ve 2018 yılında 800.000 adede ulaşmasını sağlayacaktır” şeklinde açıklama yaptı. Bunlara ek olarak Schmitt, dünyanın dört bir yanından, yüksek yetenek ve deneyime sahip 100 mühendis ve tasarımcıyı bünyesinde çalıştıracak büyüklükteki bu yeni kompleksin, sadece SEAT markasının ürünlerinin üretim yeri olmakla kalmayacağını, aynı zamanda bütün Volkswagen Grubu’nun da SEAT Tasarım Merkezi’nin hizmetlerinden yararlanabileceğini dile getirdi

Honda FCX Clarity Özellikleri

onda V Flow Yakıt Hücresi Platformu
FCX Clarity’nin devrim niteliğindeki yeni V Flow platformu, eski yakıt hücresine göre yüzde 65 daha küçük olan son derece kompakt, hafif ve güçlü Honda V Flow yakıt hücresini, iki ön koltuğun ortasında, aracın orta konsolunda barındırıyor. Yeni V Flow yakıt hücresinin kompakt boyutu daha geniş bir iç mekanı ve aynı zamanda şık, düşük sarsıntılı bir sedanda ulaşılamayacak olan diğer güç aktarım ekipmanlarının daha verimli bir şekilde yerleştirilmesini mümkün kılıyor.

FCX Clarity, eski nesil FCX'lere göre Honda yakıt hücresi teknolojisinde, performans ve yerleşim anlamında çok sayıda önemli gelişimi beraberinde getiriyor. Bunlar arasındakiler:

-yakıt tasarrufunda yüzde 20 artış (benzer boyutlara ve performansa sahip benzinli otomobillere göre 2-3 kat, benzinli-elektrikli hibrid otomobillere göre ise 1,5 kat daha tasarruflu)
-otomobil menzilinde yüzde 30 artış; toplam 270 mil (yaklaşık 430 km)
-güç-ağırlık oranında yüzde 120 iyileştirme; otomobilin toplam boyutlarındaki önemli artışa rağmen yakıt pili güç aktarım ekipmanları ağırlığında yaklaşık 180 kg azalma
-yakıt hücresi güç aktarım ekipmanlarının boyutlarında yüzde 45 azalma; bu boyutlar hacim anlamında neredeyse modern bir benzinli-elektrikli hibrid motor ile aynıdır
-eski nesil FCX'lerin ultrakapasitörüne göre yüzde 40 daha hafif, yüzde 50 daha küçük yeni lityum iyon pil takımı
-eski modele göre yüzde 10 ek hidrojen kapasitesine sahip, 5.000 psi tekli hidrojen deposu.


FCX Clarity tasarımıYakıt hücreli otomobilden çok daha fazlası olan FCX Clarity, Honda’nın geleceğin otomobil tasarımı ve klasik güç aktarım teknolojilerinden özgürleşmiş performans konusundaki vizyonunu yansıtıyor. FCX Clarity’nin dört kapılı sedan platformu kısa burunlu bir gövdeye, dört kişiyi ve valizlerini kolayca alabilecek geniş bir kabini bulunuor. Elektrik motoru, yakıt hücresi, pil takımı ve hidrojen deposu da dahil olmak üzere temel güç aktarım ekipmanları daha kompakt bir halde sunuluyor. Otomobilin alanı da rahatlığı ve genel performansını optimum seviyeye taşıyor.
Gelişmiş malzeme ve bileşenler
Çevre duyarlılığına sahip bir otomobil olma imajını koruyan FCX Clarity, yeni geliştirilmiş bitkisel bir malzeme olan; standart iç mekan kaplama malzemelerine göre daha az CO2 kullanılan, son derece sağlam ve aşınma, yırtılma ve güneş ışığından kaynaklanan hasarlara karşı dayanıklı bir malzeme olan Honda Bio-Fabric'ten yapılmış koltuk ve kapı döşemelerine sahip.

Sıfır emisyonda son noktaya ulaşmaya çalışan ve geleceği düşünen müşterilere yönelik olarak tasarlanan alternatif yakıtlı otomobil FCX Clarity, aynı zamanda eksiksiz bir güvenlik, konfor ve rahatlık ekipmanları yelpazesi sunuyor. Bu özellikler arasında hidrojen istasyonlarının yerlerinin de bulunduğu mükemmel bir navigasyon sistemi, bir arka görüş kamerası, Adaptif Hız Sabitleyici (ACC), Çarpışma Hafifletici Fren Sistemi (CMBS), birinci sınıf bir ses sistemi, sıcaklık kontrollü koltuklar ve Bluetooth™ özellikleri bulunyor.

Diğer iyileştirmeler arasında bulunan elektronik kontrollü direksiyon sistemi (EPS) ve yeni tasarlanmış, hidrojen tüketiminin kolayca okunabildiği ekran, aracı müşteriler için daha da çekici kılıyor.




CO2 emisyonları
FCX Clarity’nin tek emisyonu sudur. Hidrojen üretimi ile ilgili CO2 emisyonları kaynağa göre değişiyor ancak günümüzde en sık kullanılan yöntem olan doğal gazdan hidrojen üretimi ile söz konusu olan CO2 emisyonları, standart bir benzinli motorunkine göre yarıdan daha azdır. Elektroliz aracılığıyla sudan hidrojen üretilmesinin sonucu olarak CO2 emisyonu daha da düşmekte ve güneş, rüzgar, su ve dalga gibi sürdürülebilir kaynaklardan üretilmesi durumunda, nihai olarak sıfıra düşürülebilmektedir.

Güneş enerjisi teknolojisi alanında Honda, üretim aşamasında standart kristalin silikon pillere göre yarı yarıya daha az CO2 emisyonuna neden olan kendi güneş pillerini geliştirdi ve pillerin seri üretimine ve ticari ve ev kullanımı için perakende satışına Japonya'da başladı. Bu piller aynı zamanda Torrance AR-GE yakıt istasyonu için enerji sağlamak amacıyla da kullanılıyor

Yakıt Pilinde liderlik
Honda 40 yıl boyunca emisyonu azaltmak, yakıt tasarrufunu artırmak ve hidrojen yakıt hücreli otomobilleri geliştirmek gibi sektörün önde gelen çalışmaları dahil olmak üzere, otomobilin çevre üzerindeki etkisini azaltmak amacıyla oldukça büyük çaba harcadı. Honda yakıt hücresi teknolojisinin, geleceğin temiz ve sürdürülebilir taşıma geleceği için nihai çözüm olabileceğine inanıyor. Honda’nın bu alandaki önde gelen başarıları arasında yakıt hücreli bir otomobil için alınan ilk ABD Çevre Koruma Ajansı (EPA) ve California Hava Kaynakları Kurulu belgeleri (2002); ilk yakıt hücreli otomobil satışı (2002); EPA yakıt tasarrufu değerlendirmesine tabi tutulan ilk yakıt hücreli otomobil (2002); ilk soğuk iklim müşterisi (2004); ilk ve tek perakende müşteriler (2005, 2007) ve ABD federal vergi kredisine uygun görülen ilk ve tek yakıt hücreli otomobili de bulunuyor

Honda FCX Clarity


Honda, hidrojenle çalışan yeni aracı FCX Clarity’nin tanıtımını Los Angeles Uluslararası Otomobil Fuarı’nda gerçekleştirdi. Üstün teknolojiye sahip bir hidrojen yakıt hücresine ve elektrik motoruna sahip olan FCX Clarity’nin egzosundan ise sadece su buharı çıkıyor

Günümüzün en büyük sorunlarından biri olan küresel ısınmaya karşı ideal bir çözüm olan Honda FCX Clarity, aynı zamanda bir benzinli motora göre sağladığı 3 kat fazla tasarrufla geleceğin hayalini gerçeğe taşıyor

FCX Clarity ismini nasıl aldı
Geleceğin sorunlarına net bir çözüm sağlayacağı ve toplumun sürdürülebilir bir mobiliteye ulaşmasına yardımcı olacağından dolayı Honda “saflık” “berraklık” anlamı taşıyan bu ismi yeni otomobili için seçti

FCX Clarity nasıl çalışıyor
FCX Clarity'de, otomobilin elektrik tahrikli motoru için Honda V Flow yakıt hücresinin yanı sıra tekli bir hidrojen deposu bulunuyor. Yakıt hücresi, aracın ana güç kaynağı olarak işlev görüyor. Hidrojen, yakıt hücresinde havadan alınan oksijen ile birleşiyor. Bu reaksiyonun sonucu olarak elde edilen enerji, aracın hareket etmesi için gerekli elektrik enerjisine dönüşüyor. Ayrıca aracın frenlenmesi ve yavaşlatılması sırasında elde edilen kinetik enerjiden (rejeneratif enerji olarak bilinmektedir) ek güç üretiliyor. Bu güç lityum iyon pilden elde edilen fazla enerji ile birlikte depolanıyor ve gerektiğinde yakıt hücresine destek sağlamak amacıyla kullanılıyor. FCX Clarity’nin tek emisyonu sudur

Honda V Flow Yakıt Hücresi
Honda V Flow Yakıt Hücresi, daha küçük boyutları ve ağırlığına rağmen 100 kW güç üretiyor

Dalgalı Akış Kanalı Separatörleri
V Flow Yakıt Hücresinde, hidrojen ve hava için aralarında yatay soğutma suyu akış kanalları olan dalgalı akış kanalları bulunuyor. Dalgalı akış kanalları, düz kanallara göre her bir kanalda daha fazla akış uzunluğu sağlarken kanal içindeki şiddetli akış, hidrojen ve hava dağılımını iyileştiriyor. Sonuç olarak hidrojen ve hava elektrot katmanının tamamına yayılıyor, böylece elektrik üretim katmanı daha verimli bir biçimde kullanılabiliyor. Üretim performansı, düz akış kanallarına göre yaklaşık %10 artıyor. Yatay soğutma suyu akışı aynı zamanda elektrik üretim katmanının tamamında daha dengeli bir soğutma sağlıyor. Böylece soğutma katmanı sayısının, eski yakıt hücrelerine göre yarıya indirilmesini mümkün kılıyor. Eski yakıt hücresinde her pil için bir soğutma katmanı bulunurken yeni yakıt hücresinde iki pil için bir soğutma katmanı bulunuyor. Kompakt ve hafif bir yakıt hücresi tasarımında önemli bir aşama olan bu yapı, yakıt hücresinin uzunluğunu %20, ağırlığını ise %30 oranında azaltıyor

15 Kasım 2007 Perşembe

Ford Mustang Bullitt




Ford, Steve McQueen'in 1968 yılı yapımı Bullitt filmi anısına özel hazırladığı Mustang Bullitt’i Los Angeles Otomobil Fuarı'nda sergileyecek

Ford Mustang Bullitt, standart Mustang modelinden 15 beygir daha güçlü olan 315 beygir gücündeki V8 motora sahip. Aracın şase, fren ve süspansiyon sistemi de özel olarak modifiye edilmiş durumda. Aracın egzoz sesi 1968 yılında filmde kullanılan aracın sesine benzemesi için özel olarak tasarlanmış
1968 yılındaki gibi yeşil renge boyanan araç Frank Bullitt’in aracındaki gibi bazı temel ayrıntılara ile donatılmış durumda. Bu kapsamda aracın panjurunda Mustang logosu bulunmuyor ve üzerinde Bullitt yazan özel benzin deposu kapağı kullanılıyor

Tiguan'a ABT yorumu


Alman otomobil üreticisi VW'nin gerçek anlamda ilk safkan arazi aracı olarak tasarlanan Touareg'den sonra geliştirilmeye başlanan Tiguan, tüm dünyada artış gösteren SUV pazarına giriş yapmak için gün sayarken, modifiye firması ABT, Tiguan'ı daha showroomlarda yeri almadan modifiye ederek sergilemek için hazırlanıyor. ABT yorumlu Tiguan, gelecek ay Essen'de düzenlenecek otomobil showda görücüye çıkacak

Kaslı bir bodykit ile donatılan Tiguan, gözkamaştırıcı bir yapıya bürünmüş durumda. ABT tarafından Tiguan için özel geliştirilen iki tonlu bodykit, aracı hırçın ve olduğundan daha kaslı bir yapıya bürümüş. Şişki çamurluklar, aracı yere daha yakın gösteren etekler, marşbiyerleri daha ön plana çıkartan hava girişleri ile 18, 19 ve 20 inç jant seçenekleri Tiguan'a uygulanan başlıca işlemler arasında yer alıyor

Tiguan'daki asıl modifiye işlemi kalbinde yatıyor. Tiguan ilk olarak üçü benzinli, ikisi dizel toplam beş motor seçeneğiyle piyasa srülecek. Bu motorlar üzerinde birtakım değişiklikler yapan ABT, benzinli motorlardan 1.4 turbocharged FSI 150 beygirlik motorun gücünü 200 beygire çıkartmış.2.0 litrelik dizel motorlarda da modifiye işlemi uygulayan ABT, 140 beygir gücündeki motoru 170'e, 170 beygir gücündeki motoru ise 200 beygir gücüne yükselterek performans arttırımına gitmi

Peugeot 308, Almanya'nın en önemli gazetelerinden Bild am Sonntag tarafından "2007 Altın Direksiyon Ödülü"ne layık görüldü





Peugeot’un C/hatchback segmentindeki yeni modeli olan Peugeot 308 daha dünya prömiyeri ve Türkiye lansman heyecanı bitmeden en prestijli otomotiv ödüllerini kazanmaya başladı. Fransız tasarımının en iyi uygulamalarından biri olarak görülen Peugeot 308’e ilk ödül Almanya’dan geldi

Almanya’da geçtiğimiz Eylül ayında satışına başlanan Peugeot 308 tüm rakiplerini geride bırakarak kompakt sınıfın en iyi otomobili seçildi. Almanya’nın önde gelen otomobil yazarlarının da jüri üyesi olarak hazır bulunduğu oylamada ipi göğüsleyen Peugeot 308, stil, tasarım, konfor ve yol tutuş gibi çeşitli kriterlerin 9’unda birinci olarak rakiplerini geride bıraktı
Peugeot 308, 8 Kasım 2007 tarihinde gerçekleştirilen lansman toplantısının ardından 30.800 YTL’den başlayan rekabetçi bir fiyat ve farklı donanım seçenekleriyle Türkiye pazarına da sunuldu

Yeni Focus'lar gün yüzünü çıkıyor




Ford Focus Hatchback’in makyajlanan yeni yüzü ile pazara sürülmesine kısa bir süre kala diğer versiyonların da makyajlanmış halleri gün yüzüne çıkmaya başladı.Geçtiğimiz günlerde makyajlı yeni yüzünü gösteren Focus ST'den sonra şimdi de makyajlı Focus Station Wagon günyüzüne çıktı

Ford’un “kinetik dizayn” felsefesiyle güncellenen Focus SW’nin ön tarafı makyajlanmış Focus Hatchback ile benzerlikler gösterirken arka tarafı ise selefi ile aynı tasarım çizgilerine sahip. Avrupa’da Studio, Style, Zetec ve Titanium olmak üzere dört farklı donanım seviyesi ile satışa çıkacak olan Focus SW’de 100 beygir gücünde 1.6 litre, 125 beygir gücünde 1.8 litre ve 140 beygir gücünde 2.0 litre benzinli motorlar ve 90 ve 110 beygir gücünde 1.6 litre TDCi motordan başlayıp 115 ve 130 beygir gücünde 1.8 litre TDCis motora kadar uzanan 3 turbo dizel motor ile seçeneği olacak.

Focus Station Wagon’nun 2008 yazının başında satışa sunulması bekleniyo
r.

Maybach 62S Landaulet




Uzun bir zamandır lüks bir limuzin üzerinde çalışmalar sürdürdüğü konusunda söylentiler bulunan lüks otomobil üreticisi Maybach, yeni süper lüks konsept modeli 62S Landaulet’i Dubai Otomobil Fuarı’nda günyüzüne çıkartıyor.


Maybach’in ilk üretim modellerinden biri olan 62 serisinin günümüzdeki farklı temsilcilerinden biri olan 62S Landaulet konsepti, sürücü tarafı kapalı olduğu halde açık kalabilen arka tavanı ile son derece ilginç bir tasarıma sahip
Arkada oturan yolcuların konforunu hedefleyen bu otomobilde yeni geliştirilen otomatik klima sayesinde dışarıdaki hava soğuk veya rüzgârlı bile olsa mükemmel bir şekilde ayarlanabiliyor. Arka tarafta beyaz deri, kumaş ve velur karışımı koltuk kaplamaları ile kontrast oluşturan siyah piyano lake kaplamalar ve altın sarısı detaylarla bezenmiş siyah granit yüzeyler otomobilin lüks yüzüne işaret ediyor
Maybach’in elektro hidrolik tavanı, sürücünün bulunduğu bölümü sabit bırakacak şekilde sadece 16 saniyede açılıyor. Fakat açılan tavan bagajın içine girmiyor ve özel bir deri örtü ile bagajın hem bitiminde bir alanda saklanıyor. Böylece bagaj alanından da çalmıyor

Landaulet konseptinde kullanılan 6.0 litrelik V12 motor 612 beygir güç ve 738 ft-lb tork üretiyor. Çift turbo şarjlı ve su soğutmalı intercooler ile 62 S oldukça güçlü bir limuzin olarak dikkat çekiyor

RWD Coupe günyüzüne çıktı




Güney Koreli otomobil üreticisi Hyundai, uzun bir süredir üzerinde çalışmalar yürüttüğü RWD Coupe'nin konsept modeli olan RWD (Rear-Wheel-Drive) Genesis Coupe Konsept'i Los Angles Otomobil Fuarı'nda sergilemeye başladı

Genesis Sedan üzerine geliştirilen Hyundai RWD Coupe, 2+2 oturma düzenine sahip. Genel gövde yapısına bakıldığı zaman "Z" harfini çağrıştıran sert ve agresif tasarım çizgilerine sahip olan RWD Coupe'de dikkat çekici turuncu bir renk tercih edilmiş. Sportifliğin her alanda ön bölümde tutulduğu araçta, motor kaputundan başlayıp tüm tavanı kaplayan karbon yapı farklı bir etki yaratırken, sert hatlara sahip ön ve arka farlar aracın agresif yapısını ön plana çıkaran öğeler olarak dikkat çekiyor. İşlevselliğin ön planda tutulduğu gövde yapısında karbon kaput üzerindeki hava girişleri aracın daha sağlıklı hava almasına yardımcı olurken, arka lastiklerin önünde bulunan hava girişleri frenlerin maksimum değerde soğuk tutularak daha iyi bir duruş imkanı sağlaması için tasarlanmış. Arkadan itiş sisteminin kullanıldığı RWD Copue'de yer verilen 20 inçlik alaşım jantlar ise araca dinamik bir görünüm katmış

Hyundai RWD Coupe’de 3.8 litrelik V6 motora yer verilmiş. 300 beygir güç ve 250 lb-ft tork üreten bu motor RWD Coupe’nin 0'dan 100 km hıza 6 saniyede ulaşmasını sağlıyor. RWD Coupe'de 6 ileri manüel şanzıman kullanılıyor
Hyundai'nin ikinci coupe modeli olacak olan RWD Coupe'nin 2009 yılında satışa sunulması öngörülüyor

21 Eylül 2007 Cuma

Astra, Zafira, Meriva, Tigra ve Combo: Daha çekici yeni “sneaker”lar.




Astra, Zafira, Meriva, Tigra TwinTop ve Combo’daki “sneaker”lar 2008 model yılında çok daha çekici ve dolayısıyla da arabaların görünümleri de öyle. Yeni ek donanımlar, yedi kollu sportif tasarımdaki 15, 16 ve 17 inç hafif alaşım jantlar, ve beş kollu 18 inç jant içeriyor. Mevcut çok-yönlü eğlence sistemi geliştirildi. MP3 destekli güçlü CDC 40 Opera da seçenekler arasında ve CD 30 MP3, CD 70 Navi ve DVD 90 dış ses donanımı için stereo içeriyor

Opel Astra Twin Top: Lüks Özel Üretim




Astra TwinTop hayranları şimdiye kadar çeşit azlığında hiç şikayet etmeseler bile, seri, lüks donanım ve makul fiyat avantajları sağlayan Astra TwinTop Endless Summer özel üretimi ile daha da genişletildi. Bu özel üretimde, tüm motorlar, deri koltuklar, 18 inç hafif alaşım jantlar, spor şasi bulunuyor. Bütün bu özellikler Cosmo donanımını tamamlıyor. CD 70 Navi eğlence sistemi de deri döşemelere alternatif olarak bulunmakta.

Opel Antara: 127 hp dizel motora giriş seviyesi




Antara daha önce üç motor seçeneği ile sunuluyordu: 2.4-litre, 103 kW/140 hp, dört silindir benzin birimi, 2.0-litre 110 kW/150 hp common-rail turbo-dize – en çok tercih edilen– ve diğeri serisinin en iyisi167 kW/227 hp ile 3.2-litre V6 benzin motoru. Opel şimdi Antara 2,0 CDTI için daha ekonomik bir 93 kW/127 hp sunuyor. Standart beş-ileri manuel vitesle birleştirilen, dizel parçacık filtreli etkin dizel birim, bu zarif crossover’ın 0-100 km’yi 12 saniyede almasını ve maksimum 174 km/s hız sağlıyor

Antara’yı daha da çekici kılmak için, Opel donanımını da geliştirdi. Enjoy ve Cosmo donanımlarında Denge Kontrol Sistemi’yle standart hale getiriliyor. Bu yenilikçi sistem, çekici tarafından taşınırken (yan rüzgar veya ani dönüş sebebiyle) tehlikeli sallanmaların çabukça fark ediliyor ve elektronik müdahaleyle azaltılıyor. Antara Enjoy, kaymayan deri direksiyon simidi ve vites topuzu sunuyor. Cosmo donanımında arka kısmı hava emen renkli camlarla kaplanmış. Antara, Otomatik Seviye Sistemi (ALS) ile standart hale getiriliyor ve flat-folding ön yolcu koltuğu Edition ve Cosmo paketlerinin bir özelliği

Opel Corsa: Maksimum hız 210 km/s




2008 model yılında Corsa serisinin en dikkat çeken modeli 110 kW/150 hp ve 210 km/s maksimum hız ile Corsa GSİ. Corsa Sport ve OPC arasında yerini bulan Corsa Gsi’nin üç ve beş kapılı modelleri de mevcut. Corsa Gsi, havalandırma, split arka koltuk sırt açısı ayarı, ESP spor şasi, 17 inç hafif alaşım jantlar, sportif koltuklar ve direksiyona bağlı kumandalarla kontrol edilebilen stereo CR-Radio CD 30 ile, kapsamlı standart donanımı ve sportif görünümüyle dikkat çekiyor

Opel Vectra ve Signum: Kapsamlı iyileştirme




Daha önce kapsamlı biçimde donatılan Vectra ve Signum modelleri 2008 model yılı için geliştirildi. Vectra ve Signum’un eğlence sistemleri CD 30 MP3, CD 70 Navi ve DVD 90 Navi’nin dış ses araçları için (Aux-in) stereo girdisi de bulunuyor

Opel donanım seçeneklerini çoğalttı


Opel 2008 model yılına bir çok yenilikle giriyor ve Frankfurt Otomobil Fuarı’nda ilk ürün portfolyosunu tanıtıyor. En önemli gelişmeler, Vectra’nın, Vectra Caravan’ın ve Signum’un epeyce yüksek olan donanım seviyesi. 206 kW/280 hp Vectra OPC ve Vectra Caravan OPC, ilk kez altı-ileri otomatik şanzıman ile birlikte sunulmaya başlandı

Mini Cargo üretimi başlıyor




Tofaş'tan yapılan yazılı açıklamada, Tofaş'ın Bursa fabrikasında yapılacak üretim başlangıç törenine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Koç Holding ve Tofaş Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç, Fiat Group Üst Yöneticisi (CEO) Sergio Marchionne, Tofaş CEO'su Ali Pandır, PSA Peugeot Citroen CEO'su Christian Streiff katılacağı bildirildi.

23 Ağustos 2007 Perşembe

Grande Punto X-One




Tuning firması Novitec, X-Treme ailesine, üzerinde iddalı değişiklikler yaptığı Fiat Grande Punto X-One'ı da ekledi

İtalyan otomobil üreticisi Fiat'ın başarılı HB modeli Grande Punto'yu modifiye eden Novitec, araç üzerinde dış görselliği arttıracak değişiklikler yaparak aracı tam bir görsel show haline dönüştürmeyi başarmış. Novitec'in, X-One adını verdiği body kit ile donatılan araç, agresif ve kışkırtıcı bir görünüme kavuşmuş.Yeni ön tampon, cup-spoyler, yan taraflardan hava girişli motor kaputu, yan etek panelleri, arka tarafa yerleştirilen kanat şeklindeki tavan spoyleri, aracın iç mekanına hava girişini sağlayan tavan hava girişi, agresif arka tampon ve diffizör ile bambaşka bir görünüme kavuşan araç tam bir görsel show haline dönüşmüş.

35 ile 75 mm arası ayarlanabilir spor süspansiyon ile yol tutuşunun arttırıldığı otomobilde 18 inçlik mat siyah jantlar ve bunları çevreleyen 215/35R18 ebatlarında lastiklere yer verilmiş

1.9 JTD dizel motor üzerinde bir takım değişiklikler yapan Novitec, 3 olan güç kontrol ünitesini 4'e çıkartarak daha stabil bir hale getirmiş. 2x90 mm paslanmaz sol ve sağ çift egzos çıkışı ile motorun daha iyi hava almasını sağlayan Novitec, eklediği spor tip hava filtresi ile güç arttırımı sağlamış. Bu yapılan işlemler sonrası 160 HP güç üreten 1.9 JTD dizel motor, 1950 devirde 328 Nm tork üretir hale gelmiş. 0'dan 100 km hıza 8.6 saniyede ulaşan araç maksimum 210 kilometre hız yapabiliyor

Samand" haftaya Türkiye'de




İranlı Khodro Company (IKCO) firması tarafından üretilen ''Samand'' marka 300 otomobilin, önümüzdeki hafta TIR'lara yüklenerek Türkiye'ye doğru yola çıkacağı bildirildi
''Samand''ın Türkiye Distribütörü MYS Otomotivin Yönetim Kurulu Başkanı Şükrü Seskır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçen yıl mart ayında Türkiye pazarına girmesi planlanan, ancak yaşanan sorunlar nedeniyle bugüne kadar geciken ''Samand''ın ithalinin, bir hafta sonra gerçekleşeceğini söyledi
İki ülke arasındaki ithalata yönelik sorunların tamamen giderildiğini kaydeden Seskır, ''Uzun süren görüşmeler sonucu Türkiye, haftaya 'Samand' ile tanışacak. Biz anlaşmanın ardından 3 bin otomobil siparişi vermiştik. İlk planda 300 'Samand' önümüzdeki hafta TIR'lara yüklenerek Türkiye'ye gönderilecek'' dedi

''SOREN'' VE ''PARS'' MODELLERİ SIRADA
''Samand''ın yanı sıra IKCO firması tarafından üretilen diğer modelleri de Türkiye'ye getirmek istediklerini ifade eden Seskır, ''Samand'ın ardından 'Soren' ve 'Pars' modelleri de Türkiye'ye gelecek. Bununla ilgili çalışmalarımızı da sürdürüyoruz'' dedi

Hyundai'nin marka değeri yükseliyor


Dünya çapında başarılı sonuçları arka arkaya almaya ve birbirinden prestijli ödülleri kazanmaya devam eden Hyundai Motor Company, ünlü Amerikan BusinessWeek Dergisi ve danışmanlık şirketi Interbrand’in ortak olarak gerçekleştirdiği araştırmada da basamakları hızla tırmanıyor

Hyundai Motor Company, “2007’nin En İyi Global Markaları” araştırmasında dünyanın en değerli 8’inci otomotiv markası olarak değerlendirilirken, tüm sektörlerde yer alan dünya markaları arasında da en iyi 72’inci marka seçildi. İlk kez 2005 yılında listeye giren ve yükselişini sürekli olarak sürdüren Hyundai Motor Company, marka değerini de geçen yıla göre yüzde 9’luk artışla 4.5 milyar USD’ye çıkardı. Hyundai markası böylece Porsche, Lexus ve Nissan gibi dünyanın önde gelen markalarını geride bırakmış oldu

Hyundai Marka Stratejisi Başkan Yardımcısı Brandon Yea, Hyundai’nin başarısı ile ilgili şunları söyledi: “Bu değerlendirme, aslında çoğu insanın zaten bildiği bir konuyu tekrar gözler önüne seriyor: Hyundai çok hızlı şekilde yükselen bir yıldız. Marka yönetimimiz de, ürünlerimizin kalitesinde yaşadığımız sürekli gelişim ve ürün çeşitliliğimizin artması sayesinde her geçen gün daha da güçleniyor
Tüketicinin Hyundai markasına olan yaklaşımı, özellikle son yıllarda tüm modellerde kalite konusunda elde edilen dikkate değer gelişimlerden sonra olumlu yönde arttı. Sonuç olarak tüm müşteriler ve yetkili satıcılar arasında yükselen güven, dünya çapındaki satışların da sürekli olarak artmasını beraberinde getirdi
Hyundai yönetimi de, nicelikli ve nitelikli büyüme arasındaki dengeyi daha iyi kurabilmek amacıyla marka yönetimi ilkelerini en öncelikli sıraya aldı. Marka yönetimi, artık satış ve satış sonrasında olduğu kadar tasarımda, pazarlamada ve iletişim faaliyetlerinde de büyük bir önem taşıyor

2007’nin En İyi Global Markaları araştırması, Hyundai’nin her alanda yaşadığı gelişimi bir kez daha ispatladı. 1974’ten beri yapılan araştırmanın alt yapısını oluşturan marka danışmanlık şirketi Interbrand, dünya çapında 20’den fazla ülkedeki en çok saygı duyulan iş kollarında müşterilere hizmet veriyor. 1929 yılından bu yana yayınlanan BusinessWeek Dergisi ise her hafta 140 ülkede 4.8 milyondan fazla kişi tarafından okunuyor ve en önemli yayın kuruluşlarından biri olarak kabul ediliyor

Film setlerinden caddelere


Aston Martin, DB9 ile benzer özellikler taşıyan yeni coupe modeli DBS'in üzerindeki esrar perdesini kaldırdı

Casino Royale filminde James Bond'un kullandığı ve daha o zamandan otomobilseverleri kendine hayran bırakan DBS, nihayet tam anlamıyla gün yüzüne çıktı. Dış görünümünde DB9 ile benzerlikler taşıyan DBS, Aston Martin mühendislerinin araç üzerinde yaptığı geliştirmeler ile görünmeyen yüzünde gücüne güç katmış. 6.0 litrelik V12 motorun yer verildiği DBS, 510 HP güce ve 570 Nm tork gücüne sahip. 0'dan 100 kilometre hıza 4.3 saniyede ulaşabilen DBS, son sürat olarak 302 kilometre hıza ulaşabiliyor
DBS, motor kaputunun altında yatan muğazzam gücü bir çok yenilikçi güvenlik öğeleriyle istediği gibi dizginleyebiliyor. Ani hızlanma gibi ani duruşlarda da kabiliyetli olan DBS'de yer verilen carbon seramik fren balataları, bu yol canavarını çok kısa bir sürede durdurmaya yetiyor ve sergilediği üstün performans ile hızlı olduğu kadar güvenli olduğunuda kanıtlıyor. ADS kontrol ünitesi sayesinde yolun yağışlı veya kuru olmasına bağlı olarak beş farklı programda ayarlayabilen süspansiyon sistemi, maksimum sürüş keyfi ve yol tutuşuna olanak sunuyor

17 Ağustos 2007 Cuma

Otomobil sektörü Antalya'da buluşuyor




Antalya AUTOSHOW 2007 (5. Antalya Otomobil, Ticari Araçlar, Yan Sanayi ve Aksesuarları Fuarı) 04–09 Eylül tarihleri arasında Expo Center Fuar Merkezi’nde düzenlenecek

Otomobil sektörünü ve Otomobil tutkunlarını bir araya getirecek olan Antalya AUTO SHOW 2007, binek otomobiller başta olmak üzere, hafif ve ağır ticari araçlar ile sektöre değişik alanlarda hizmet veren yan sanayi firmalarının katılımı ve Otomotiv Distribütörleri Derneği "ODD"nin destekleri ile gerçekleştirilecek
Antalya AUTOSHOW 2007‘de gelen talepler üzerine bu yıl ilk kez Motosiklet, İç-Dış Dizayn, Oto LPG, Oto Aksesuar firmaları ile sektörün tüm yan sanayi kolları için ÖZEL BÖLÜM (2 nolu salon) açılacak
Fuar öncesi düzenlenecek olan etkinlik ve organizasyonlarla da tanıtımı desteklenecek olan Antalya AUTOSHOW 2007 fuarı, bu güne kadar Antalya'da düzenlenen ve bölgenin en büyük Otomobil fuarı olmaya özelliğini sürdürecek

Geçen yıl düzenlenen AUTOSHOW fuarı 6’sı ticari olmak üzere 36 otomotiv markası ile yan sanayi ve hizmet sektörü ile birlikte 80 firmanın katılımı ile gerçekleşmiş ve 6 gün boyunca 49.315 kişi tarafından ziyaret edilmişti. İstanbul’dan sonra Türkiye’nin 2. büyük otomobil fuarı olma özelliğini taşıyan Antalya AUTOSHOW 2007 bu yıl yine adından söz ettirmeye devam edecektir
60.000 kişinin ziyaret etmesi beklenen ve 80’in üzerinde katılımcı ile Antalya AUTOSHOW 2007 Fuarı Türkiye genelinde sektör ve otomobil tutkunlarının Antalya'da buluşması yönünde büyük bir önem kazanıyor

Linea dolu dizgin gidiyor


Fiat Auto ve Koç Holding ortaklığı ile TOFAŞ’ın Bursa’daki fabrikasında üretimi yapılan Fiat Linea, Türk tüketicisinin beğenisini kazandı. Dünya lansmanı görkemli bir törenle 3 Mayıs’da İstanbul’da yapılan Fiat Linea, Mayıs-Haziran-Temmuz ayları için belirlediği 3 bin adetlik satış hedefini geçerek ilk 3 ayı 3 bin 280 adetlik satış rakamı ile kapadı

Fiat’ın Türkiye otomobil pazarında en çok tercih edilen 2. marka olmasını sağlayan Fiat Linea hem bireysel tüketiciler hem de filo müşterileri tarafından büyük ilgi gördü. Fiat Linea için Fiat bayilerinde yapılan özel etkinliklerde 30.000 kişi yeni modeli test etme şansı buldu

Fiat Linea’nın gördüğü ilginin durgun geçen pazara rağmen büyük moral verdiğini belirten Fiat Marka Direktörü Okan Baş, Linea’nın pazardaki beklentileri karşıladığını ve otomobilseverlerden gelen tepkilerin çok olumlu olduğunu söyledi. Üç donanım seviyesiyle piyasaya çıkan Fiat Linea’nın en çok Emotion modelinin satıldığını belirten Okan Baş, tüketicilerin Dynamic ve Emotion versiyonlarında standart olan Türkçe araç içi iletişim sistemi-Blue &Me’ye ilgi gösterdiklerinin altını çizdi
Tasarımı Fiat Style Centre tesislerinde yapılan Fiat Linea, şık ve dinamik dış çizgilere sahip. Aracın dış görünüşüyle uyum sağlayan iç hacminin tasarımına da en az dış çizgiler kadar özen gösterildi. Böylece, sürücüye ve yolculara mükemmel bir ergonomik konfor sağlayan ferah, aydınlık ve kullanıcı dostu bir kabin tasarımı elde edildi. Uzunluğu 4.56 metre, genişliği 1.73 metre, yüksekliği 1.5 metre, aks mesafesi ise 2.6 metre olan araç aynı zamanda 500 litre gibi son derece büyük hacimli bir bagaja sahip

Fiat Linea üç ayrı motor seçeneği (Multijet 90 beygir, 1.4 FIRE 77 beygir ve 1.4 Turbo T-Jet 120 beygir), üç ayrı donanım seviyesi (Active, Dynamic ve Emotion) ve 10 ayrı gövde renginden oluşuyor

Seat geliştirme merkezini açtı




VW AG içinde yer alan İspanyol otomobil üreticisi SEAT, Martorell fabrikası bünyesinde yeni bir Prototip Geliştirme Merkezi’ni geçtiğimiz günlerde hizmete açtı. Markanın yeni modeller tasarlama ve geliştirme kapasitesini vurgulayan yeni merkezi, 300 mühendise iş imkanı sağlamasıyla da dikkat çekiyor
Volkswagen Grubu’nun içinde en önemli simgesel tesislerden biri olarak nitelendirilen SEAT’ın Prototip Geliştirme Merkezi (PDC-Prototype Development Center), geçtiğimiz günlerde bir törenle hizmete açıldı. SEAT’ın “teknolojik kalbi” olarak adlandırılan bu merkezde, ilk kez gerek sanal gerekse fiziksel prototip geliştirme aşamalarıyla ilgili tüm faaliyetleri bir araya toplayarak yeni modellerin daha kısa sürede pazara sunulabilmesine ve ar-ge açısından ciddi ölçüde tasarruf yapılabilmesine imkan sağlayan teknolojik sistemler kullanılıyor

SEAT’ın 17 bin m2 yüzölçümüne sahip alan üzerinde kurduğu yeni Prototip Geliştirme Merkezi, sanal araçlar, veri kontrol modelleri, ön-üretim modelleri, standart otomobil montaj kapasitesi, verimlilik analizi ve geliştirme ile üretim süreçlerinin dijitalleştirilmesi gibi prototip geliştirme çalışmasının birçok yönünü bir birimde toplayarak, bir ilke imza atıyor. Bu kadar kapsamlı ve teknolojik olan tesisin yapımına ve donatılmasına 10 milyon Euro’luk yatırım yapan SEAT, böylece gelişime ve teknolojiye verdiği önemi ortaya koyarken, 300 mühendise yeni iş imkanı sunarak, istihdama da katkıda bulunuyor

BMW M3 destanı sürüyor




BMW M3`ün en son ve hala mevcut sürümü 2000 yılının sonuna doğru bir sonraki nesil olarak pazara sunuldu. E46 model serisi Coupé temel alınarak üretilen BMW M3`ün bu sürümü, kendisini BMW 3 Serisi'nin diğer otomobillerinden belirgin bir şekilde ayıran üstün performans, benzersiz sürüş özellikleri ve emsalsiz tasarımı yeniden bir araya getiriyor.

Mevcut BMW M3'ün alüminyumdan yapılma motor bölümü kapağını destekleyen ön bölümü daha düz ve diğer düzenli üretilen BMW 3 Serisi otomobillere göre daha girişken bir görünüme sahip. Göze batan şişkin kapağın altından bu modelle birlikte sunulan en çarpıcı icatlardan biri olan yeni ve çok daha güçlü 252 kW/343 bg azami güç üreten altı silindirli motor ve Formula 1`den alınan ve artık BMW M GmbH üretimi bütün otomobillere özel yüksek devirli motor kavramını uyguluyor: Yeni BMW M3 motorunun pistonları 8000 dev/dak devirde saniyede 20 metre hızla yukarı aşağı hareket ederek
bu sınıftaki bir aracın yeni boyutlara ulaşmasını sağlıyor


BMW M3 CSL de bu model temel alınarak üretilmiştir. 265 kW/360 bg güç üreten daha güçlü motoru ve karbonfiber ile güçlendirilmiş plastik ve karbon içeren en ileri malzemeler kullanarak temelde hafif teknolojiyi sunan BMW M3 CSL, bu BMW M3`ü bütünüyle yeni bir dinamik performans boyutuna çıkaran üstün bir rakam olan 3,85 kg/bg güç-ağırlık oranına sahiptir

Bu güne kadar üretilen BMW M3`ler içinde en hızlısı ve en pahalısı olan bir başka model, BMW M3 GTR Amerikan Le Mans Serileri (ALMS) içinde 2001 yılında piyasaya sunuldu. Aslında bu emsalsiz otomobil sadece güçlü görünümüyle değil yarış donanımına sahip otomobilinde bulunan 330 kW/460 bg güç üreten ve günlük sürüş otomobilinde bulunan 258 kW/350 bg güç üreten ve özellikle yüksek performanslı 4.0 litrelik V8 motoruyla başından beri göz alıcı olmuştu
Bu üstün spor otomobil ayrıca bir başka konuda yaklaşık 250.000 Euro fiyatıyla gerçekten özel bir teklif ile standart belirliyor

Haleflikten efsaneliğe


E 36 model serisinin Coupé sürümü temel alınarak üretilen ikinci nesil BMW M3 1992`de piyasaya sunuldu. İlk bakışta geniş spoyleri ya da göz alıcı çamurlukları olmayan bu model çok "normal" göründü, ancak motor kapağının altındakiler başka bir hikaye anlatıyordu ve BMW M3 ilk altı silindirli motoru sunan otomobil olarak öne çııyordu.

Bu üstün otomobil 3600`den 6000 dev/dak`ya 320 Nm maksimum tork üretimi ve 286 bg güç üretimi ile sürücüye her zaman ve her durumda en üstün hızlanmayı sundu. Aslında BMW mühendisleri zamanında çok olağan dışı olan bu performans rakamlarına detaya gösterdikleri zahmetli özen ve birçok yaratıcı çözümlerle ulaştılar. Yeni geliştirilen motor elektroniği, değişken VANOS egzantrik mili yönetimi ve yenilenen tek gaz kelebeği kontrol ünitesi ile 20 milyondan fazla talimatı saniyede işleyerek motora büyük bir güç ve performans kazandırdı
İkinci nesil BMW M3, Coupé ve Cabrio modellere ek olarak dört kapılı modele olan talebi karşılamak üzere Sedan görünümünde tasarlandı. Her üç modelin üstün başarısı sayesinde yedi yıllık üretim boyunca BMW'nin Regensburg Fabrikasından her üç modelden yaklaşık toplam 72.000 adet otomobil piyasaya sunuldu. Bunlar ayrıca BMW`nin Güney Afrika`da bulunan Rosslyn Fabrikasında bütünüyle montajı tamamlanmamış "knocked down kit" olarak bilinen parçalar halinde ithal edilen 700 üniteyle birleştirildi.

Bir spor efsanesi


Alman otomobil üreticisi BMW'nin atletik sporcusu M3 20. yaşını kutluyor

2006`da BMW ve BMW M GmbH bütün zamanların en başarılı touring otomobilinin 20. yaş gününü kutladı. Yirmi yıl içerisinde her yönüyle benzersiz ve efsanevi olan üç nesil BMW M3 pazara başarıyla girdi, pazarı ve yarış pistini fethetti. Yarış sahnesini yöneten ve özellikle sportif ancak günlük kullanımda çok pratik seri üretim yeni modeller ile yol alan BMW M3, bu güne kadar dünya çapında sadakatini koruyan ve sürekli büyüyen hayran kitlesini heyecanlandırıyor

Bu benzersiz başarı hikayesi 1986`da ilk BMW M3`ün BMW 3 Serisi E30 sürümü temel alınarak piyasaya sunulmasıyla başladı. Başından beri, bu soylu spor otomobil sadece motor sporları hayranları ve yarış uzmanlarını etkilemekle kalmadı, dünya çapındaki bütün otomobil hayranlarını da etkilemeyi başardı. BMW M3, güçlü bir görünüme sahip spoylerleri, parlak ve dikkat çekici çamurlukları ile park halindeyken bile göz alıcıdır. Modern bir otomobilden beklenen günlük sürüş özelliklerini içinde barındıran BMW M3`ün asıl yeri yarış pistidir. Gücünü dört silindirden alan öncü dört supap teknolojisini sunan BMW M3 evine bir zaferden bir başka zaferi getirdi.





İlk olarak model onayı bakımından 5.000 adet olarak tasarlanan bu yeni BMW M3 başından beri yoğun talep gördü. Otomobilin ikna edici tasarımının yanında 195 bg`den 238 bg`ye sürekli artarak yükselen motor gücü otomobilin heyecan verici özelliklerine bir yenisini kattı

Otomobilin üretim döneminin sonuna kadar 1991`de BMW M3 Cabrio dâhil olmak üzere toplam üretim yaklaşık 18.000 adet oldu. Bunu takip eden iki nesil bu kayda değer satış rakamlarını önemli ölçüde aştı ve E36 model serisi temel alınarak üretilen ikinci nesil BMW M3 72.000 adet ve E 4 model serisi temel alınarak üretilen üçüncü nesil çok daha etkileyici bir üretim artışı ile 85.000 adet üretildi

Bu başarı BMW M GmbH`in stratejisini üstün motor sporu makinelerinin kalitesini serinin üretimine taşımasından dolayı onaylar niteliktedir. Üç nesil ve 174.000 adetten fazla araç satışından sonra E46 temel alınarak üretilen BMW M3'ün üretimine 2007`de dördüncü nesil`in bu benzersiz başarı hikayesini sürdürmesi koşuluyla 2006`da son verildi

4 Ağustos 2007 Cumartesi

NISSAN’I TEST EDENLER KAZANIYOR



Otomotiv sektöründe, geniş ürün yelpazesi ile farklı zevklere hitap eden Nissan, müşterileri ile daha yakın temas kurmak ve ürün gamıyla herkesi buluşturmak için, iki ay sürecek olan, “Nissan'da Hayatınızın Testi” Kampanyası’nı başlatıyor.

06 Ağustos – 30 Eylül 2007 tarihleri arasında Türkiye’deki tüm Nissan Bayi Plaza ve Showroom’larına giderek, Nissan araçlarını test edenler, Nissan’ ın kendisini özdeşleştirdiği eğlence, teknoloji gibi konuları yansıtan birbirinden değerli hediyeleri kazanma şansına sahip olacak

Nissan'ı test edip, katılım formunu dolduranlar arasından yapılacak çekilişle; 10 kişi Sony Plazma TV, 10 kişi Play Station 3, 10 kişi Split Klima, 20 kişi Sony DVD Player ve 30 kişi de iPod Nano kazanma şansını yakalayacak

Tasarımı ile beğeni kazanan Nissan araçlarından herhangi birisini test etmek ve muhteşem hediyeler kazanmak için, bir Nissan Bayisi'ne gitmek yeterli. Size en yakın Nissan Bayisi'ni nissan.com.tr adresinden öğrenebilirsiniz

Ferrari orijinal Formula 1 araçları Shell istasyonlarda yarış tutkunlarıyla buluşuyor




Shell, 25-26 Ağustos 2007 tarihlerinde bu yıl 3. defa gerçekleşecek olan Formula 1 Türkiye Grand Prix’sine özel düzenlediği sürpriz kampanyalarına devam ediyor

Formula1’in efsane isimlerinden Ferrari pilotu Michael Schumacher’in 2004 sezonunda pistlerde kullandığı araçla görünüm olarak birebir aynı olan Ferrari orijinal Formula 1 araçları, 3-31 Ağustos tarihleri arasında Shell akaryakıt istasyonlarında yarış tutkunlarıyla buluşacak

Heyecanla beklenen Formula 1 Türkiye Grand Prix’si öncesinde yarış coşkusunu akaryakıt istasyonlarına taşıyan Shell, Ağustos ayı boyunca ziyaretçilerine Ferrari orijinal Formula 1 aracını yakından görme ve inceleme fırsatını sunacak. Shell’in organizasyonuyla İstanbul’a getirilen araçlar, 3 Ağustos’ta Shell’in Yakacık ve Davutpaşa’daki istasyonlarından başlanarak Ağustos ayı süresince İstanbul’da bulunan 22 Shell istasyonunda sergilenecek. Eş zamanlı olarak iki istasyonda yer alacak araçlarla Shell, Formula 1 öncesi yarış coşkusunu istasyonlarına taşıyacak.

Seat, 2008'e iddalı giriyor




SEAT’ın kompakt sınıftaki sıradışı tasarımlı temsilcisi Leon, 2008 model yılına zenginleştirilmiş Stylance donanım paketiyle girerek, iddiasını sürdürmeyi hedefliyor. Yılın ilk yarısında sınıfının en çok tercih edilen benzinli ve düz vitesli hatchback modeli ünvanını elde eden SEAT Leon Stylance, perde havayastıklarından hız sabitleme sistemine, arka park sensöründen otomatik yanan farlarına kadar standart olarak sunulan geniş aksesuar paketiyle dikkat çekiyor
2007 yılının ilk yarısında benzinli ve düz vitesli kompakt hatchbackler arasında sınıfının en çok tercih edilen modeli olan SEAT Leon Stylance, 2008 model yılına yine iddialı giriyor. 34 bin 460 YTL’den başlayan tavsiye edilen anahtar teslim liste fiyatıyla pazarlanan SEAT Leon ailesinin, Stylance donanım paketli versiyonları ise 2008 model yılı için zenginleştirilmiş standart aksesuarlarıyla dikkat çekiyor


2008 model SEAT Leon Stylance’larda ön, yan ve perde havayastıkları, ABS, TCS, ESP gibi güvenlik donanımlarının yanı sıra hız sabitleme sistemi, yağmur sensörü, park sensörü, otomatik yanan farlar, yol bilgisayarı, deri direksyon simidi ve vites topuzu, direksiyondan kumandalı radyo/CD/MP3 çalar, alarm, ön sis farları ve alüminyum alaşım jantlar ve daha fazlası standart olarak sunuluyor

Renault 2008'e hazır




2007 yılında pazara sunulan ve başarılı performansını artırarak sürdüren Clio modeli, Ağustos ayında pazara sunulacak olan özel seri Extreme ile segmentindeki yerini güçlendirecek. Özel Seri Clio Extreme ile daha donanımlı, daha dinamik ve daha sportif bir seri yaratmak hedefleniyor. Sadece Extreme serisinde bulunan 3 kapı seçeneği ile farklı fiyat ve farklı kasa seçenekleri sunulacak.

Özel Seri Clio Extreme 1.2 16v, 1.2 16v BVR, 1.4 16v ve 1.5 dCi 65 bg olmak üzere geniş motor seçenekleri ile ihtiyaçlara cevap veriyor. 1.2 16v, 1.4 16v ve 1.5 dCi 65 bg motor seçenekleri ile sunulan 3 ve 5 kapılı versiyonlar farklı kasa taleplerini karşılıyor. Sadece 5 kapılı kasa ile sunulan 1.2 16v BVR motor seçenekli versiyonda hız sınırlayıcı standart olarak bulunuyor

Megane 1.5 dCi 100 bg ile tam otomatik şanzıman keyfi
2003 yılının Eylül ayında yapılan lansmanından itibaren Türkiye’nin en çok satılan otomobili konumunda bulunan ve güçlü karakteri ile dikkat çeken Megane Sedan, geniş versiyon yelpazesi ile her türlü müşteri kitlesine hitap ediyor. Megane Sedan, 6 farklı motor seçeneği, 5 farklı ekipman seviyesi ve sunduğu opsiyonlar ile 56 adet farklı versiyondan oluşan bir yelpazeye sahip. 1.5 dCi 100 bg otomatik vitesli motor seçeneğinin eklenmesi ile bu sayı 67’ye yükseldi

Türkiye binek otomobil pazarının %50’sini dizel motorlu araçlar oluşturuyor. Otomatik vitesli araçlar ise talebin her geçen gün artması sonucunda pazarda %27 oranında pay elde etti. Dizel motorlu versiyonlar ekonomiklikleri nedeniyle, otomatik vitesli araçlar ise konfor talebiyle tercih ediliyorlar. Renault, otomatik vites konforunu, dizel motorun ekonomisi ile birleştirmek adına Megane Sedan modelinde 1.5 dCi 100 bg motor seçeneğini oto-adaptatif özellikli 4 kademeli otomatik vites ile Türkiye pazarına sunuyor.

Audi'den dünyanın en temiz dizeli




Alman lüks otomobil üreticisi Audi AG, 2008 yılının ortalarında dünyanın en temiz dizel teknolojisini Kuzey Amerika ve Avrupa pazarlarında aynı anda satışa sunmaya hazırlanıyor! Yeni nesil A4 ile birlikte seri üretime geçecek olan yeni teknolojili TDI motor, performansı, üstün çekiş gücü ve Euro 5 düşük emisyon değerlerini şimdiden karşılayabilmesiyle geleceğin çevreci motor tipi olarak dikkatleri üstüne toplayacak!


Volkswagen Group bünyesindeki markalarda kullanılan ve başarını defalarca kanıtlamış olan TDI (doğrudan püskürtmeli dizel) teknolojisine sahip motor, Audi AG mühendisleri tarafından geliştirilerek yeni ve farklı bir yapıya kavuşturuldu. 2.0 bar püskürtme basınçlı yeni piezo-elektrik common rail sistemi ile birlikte son derece verimli çalışan ve mükemmel uyum sağlayan turbo ünitesi sayesinde güç artışı sağlanırken, işlenmemiş motor emisyonlarında çok önemli bir düşüş elde edilebiliyor. Daha yüksek teknolojili ve daha temiz çalışan yeni nesil TDI motor, nitrojen oksit emisyonlarını yüzde 90 oranında azaltabiliyor. Audi AG, yeni geliştirdiği bu motorla Avrupa’da gelecekte uygulanacak olan en sıkı emisyon standardı Euro 5 emisyon normunu da şimdiden karşılayarak teknoloji liderliğini sürdürmeyi hedefliyor


Alman lüks otomobil üreticisi Audi AG, yeni nesil TDI teknolojisini ilk olarak yeni nesil A4’te 3.0 litrelik V6 motorla gün ışığına çıkarmayı hedefliyor. Yeni Audi A4’te kullanılacak olan 240 HP güç ve 500 Nm tork üretecek olan yeni TDI motor, ilerleyen dönemlerde diğer modellerde kullanılmaya başlanacak. Bununla birlikte Audi AG, yeni nesil TDI teknolojisini 2010 yılına kadar tüm modellerine farklı güç ve silindir hacmi kombinasyonlarıyla entegre etmeyi hedefliy

28 Temmuz 2007 Cumartesi

Volvo C70 motor serisinde dört silindirli turbo dizel




Yaşamına coupe olarak başlayan Volvo C70’in tasarım ekibi tavanını çıkararak güvenlik, stil ve sürüş keyfinden ödün vermeden bir otomobilden iki otomobil yaratmıştı. Volvo Cars, şimdi de üstü açık otomobilde bir ilke imza atarak Volvo C70’teki motor seçeneklerini iki litrelik turbo dizel motor ile genişletiyor.

Volvo Cars Yönetim Kurulu Başkanı Fredrik Arp, konuyla ilgili şunları söyledi: “Dört silindirli turbo dizel, özellikle Avrupa’da büyük rağbet görecek ve toplam Volvo C70 satışlarının yüzde 20’sini oluşturacak. Böylece motor, yakıt tasarrufu ve sürüş keyfi açısından çok iyi bir bileşim sunulmuş olacak”
Volvo Cars, Volvo C70 2.0D’nin satışlarının yılda 2000 adet olmasını hedefliyor. Bu da, satılan 10 adet Volvo C70’ten birinin dört silindirli turbo dizel motoru olacağı anlamına gelir. Otomobiller 2008 Model yılı olarak sonbaharda üretilmeye başlanacak.

İkinci nesil ortak yakıt hatlı (Comman Rail) motor

Dört silindirli turbo dizel, 136 beygirgücü (100kW) ve 320 Nm tork üretiyor. Gaz pedalının dengeli hassasiyeti sonucunda pedal komutlarına hızla tepki veren motor, sürücüye iyi kontrol ve güzel bir sürüş deneyimi yaşatıyor
Volvo C70 2.0D modelinin yakıt tüketimi, 100 kilometrede 6,1 litre (ortalama yakıt tüketimi, şehir içi-şehir dışı). 0-100 km/s hızlanması ise 11 saniyede gerçekleşiyor ve azami hız saatte 205 kilometreye ulaşıyor
Motorda ikinci nesil ortak yakıt hattı teknolojisi kullanılıyor. Bu, Volvo’nun daha büyük dizel motorlarındaki teknolojisi ile aynı. Silindir kapakları ise alüminyumdan üretiliyor

Parçacık filtresi standart

Dizel parçacık filtresi standart olarak sunuluyor. Bu filtre, egzoz gazlarındaki yanmamış kurum miktarını önemli ölçüde düşürerek çevreye olumsuz etkilerin azaltılmasını sağlıyor. Filtrenin içeriği düzenli olarak yakıldığı için sistem otomatik olarak temizlenmiş (yenilenmiş) oluyor

En iyi MPV ödülü Note'un




2006 Mart ayında Avrupa’yla aynı anda Türkiye’de de satışa sunulan, Nissan’ın sıradışı otomobili NOTE, 2007 Auto Express "Yeni Otomobil Şeref Ödülleri", MPV kategorisinde, ikinci yıl üst üste “Yılın En İyi Aile Otomobili (MPV)” ödülünü kazandı

Auto Express Genel Yayın Yönetmeni David Johns ödül töreninde; "Nissan Note; otomobil kullanımında, aileler için oldukça esnek ve fonksiyonel bir otomobil. Fiyat ve yakıt tasarrufu anlamında ekonomik, aynı zamanda da bir aile otomobili olarak inanılmaz derecede emniyetli ve güvenli.” dedi.
En iyi Aile Otomobili MPV ödüllü Note, ülkemizde Visia, Tekna donanımları ve 1.4lt. düz, 1.6lt. düz/otomatik benzinli seçenekleriyle satılıyor.

Satışa sunulduktan sonra ülkemizde de beğeniyle karşılanan Note, MPV Segmenti'nde ilk üç içerisinde yer alıyor

27 Temmuz 2007 Cuma

Auris. Yeni Toyota




Toyota’nın Türkiye’de üretilecek C segmentindeki yeni modeli Auris’in basın lansmanı Barcelona’da gerçekleştirildi.



Auris, fark yaratan tasarımı, cazip sürüş keyfi ve yüksek aerodinamik özellikleriyle uzmanlar tarafından tam not aldı. Daha önce dünyanın çeşitli ülkelerinde lansman öncesi algı testlerine tabi tutulan Auris, tüketiciler tarafından da ‘heyecan verici’ olarak tanımlanmıştı.

Toyota’nın, bu yıl Adapazarı’ndaki fabrikasında üretimine başlayacağı yeni modeli Auris, tüketicinin hatchback modellere olan bakış açısını radikal bir şekilde değiştirecek. C segmenti pazarına yeni standartlar getiren Auris, dünyanın çeşitli pazarlarında lansman öncesi yapılan algı testlerinde tüketiciler tarafından ‘heyecan verici, geleceğe dönük, prestijli ve çekici’ kelimeleriyle tanımlandı

Latince ‘altın’ anlamına gelen Aurum kelimesini, Yaris ve Avensis modellerine kafiyeli bir şekilde uyarlayarak Auris modelini yaratan Toyota, C segmentindeki bu yeni otomobiline çok güveniyor. Auris, tıpkı adının anlamı gibi altının yüksek kalitesini yansıtıyor.

Yeni Toyota Auris’de güçlü, dinamik ve çekici görünüm...

Avrupalılar için Avrupa’da, Fransa ED² Tasarım Merkezi’nde, tasarlanan Auris klasik hatcback modellerden boyutlarıyla ayrışıyor. Eni 1760 mm, yüksekliği 1515 mm, uzunluğu ise 4220 mm olan araç daha ilk bakışta güçlü, dinamik, cesur ve çekici bir görüntü sergiliyor. Yeni Toyota Auris, beş kapılı olarak, 1.6 benzinli ve 1.4 D-4D 90 olmak üzere 2 farklı motor seçeneği ile pazara sunuluyor.124 beygir gücündeki 1.6 motor sınıfındaki en güçlü motorlardan biri olma özelliğine sahip. Auris’in 9 farklı renk seçeneği bulunuyor. Renklerden biri daha önce hiçbir araçta kullanılmadığı için sürpriz olarak lanse ediliyor.

“İçerden dışarıya” tasarım anlayışı ile sürücü merkeze alınarak üretilen Yeni Toyota Auris, yüksek aerodinamik özellikleri ile kullanıcısına üstün bir sürüş keyfi sunuyor. Güçlü çizgileriyle ön plana çıkan araç, üstün yol tutuşu ile sürücüsüne rahatlık ve güven duygusunu bir arada yaşatıyor. İç tasarımında şık olduğu kadar ferahlık hissi de veren Auris’de tüm önemli kontrol düğmeleri parmak uçlarında. Arka koltuklar tek dokunuşla kıvrılıp bagajın büyümesini sağlıyor. Küçültülmüş vites kolu, zarif bir şekilde tasarlanmış el freni sürücünün rahatlığını sağladığı kadar göz zevkine de hitap ediyor. Ayrıca yenilikçi özellikleride sahip olan Yeni Toyota Auris’de, MultiMode modellerde yer alan direksiyondan vites değiştirme özelliği, sürücüye üstün sürüş keyfini sağlıyor

Üstün güvenlik

Sağlam bir gövde yapısına sahip Auris’de güvenlik ön planda. Toplam hava yastığı sayısının 9 olarak belirlendiği araçta, diğer hatchback modellerden farklı olarak diz hava yastığı da bulunuyor.
Kabin içerisindeki ses ve titreşimin en aza indirgenmiş olması da aracın ana özelliklerinden biri olarak göze çarpıyor. Bu sayede Yeni Toyota Auris, bir üst segmentteki araçlardaki konforu sağlıyor

Toyotasa Genel Müdürü İbrahim Orhon, lansmanı yapılan Auris ve Yeni Nesil Corolla ile ilgili olarak, “Türkiye otomobil pazarında, C segmenti büyüklük ve prestij açısından en önemli segment. Biz, Toyota olarak bu segmentte zaten güçlü olan pozisyonumuzu 2007 yılında daha da güçlendirmek için Yeni Nesil Corolla ve Auris modellerimize güveniyoruz.“ dedi.

Nissan Qashqai Türkiye’de




Avrupa’nın Londra’daki merkezinde Avrupa için tasarlanan Qashqai, Nisan başında start alacak olan satışıyla Türkiye’de çok bilinmeyen crossover segmentinde öncü rolünü üstlenecek.

Bilinen SUV sınıfı bir araca benzeyen ve Nissan tarafından crossover olarak nitelendirilen yapısıyla daha çok şehir yaşantısında kullanıma uygun bir araç olarak tasarlanmış. Qashqai, sadece Avrupa’da değil, Japonya, Ortadoğu gibi pazarlarda da satılıyor. Japon üretici, hedef kitlesi olarak kompakt sınıf, MPV, SUV ve orta sınıfı kendisine seçtiğini Qashqai ile gösteriyor. Dinamik bir yapısı olan Nissan’ın en son temsilcisi Qashqai’da sürücüye odaklı bir kokpit bulunmakta. Türkiye’de artan SUV satışlarına oldukça etkili bir alternatif olarak gelecek Qashqai, ülkemiz koşularında da oldukça talep görmesi beklenen bir crossover. Son dönemlerde SUV’ların daha çok şehir içi kullanımı için tercih edilmesine rağmen çoğunun yakıt tüketiminin yüksek olması ve motor silindir hacimlerinin büyük olmasına bağlı olarak vergilendirmede de dezavantaja neden olması, bu sınıfın satışlarının özellikle ülkemizde düşük seyretmesine sebep oluyordu. Buradaki açığı kapatması hedeflenen kompakt sınıf boyutlarındaki Qashqai, yüksekliğinin bir SUV’dan daha az olması, gövde yapısının MPV’lere çok benzemesi ve 1.6 ile 2.0 litrelik küçük ama güçlü motorlarıyla tam bir crossover.

Avrupa’da yılda ortalama 100 bin adet satışın gerçekleştirmesinin beklendiği belirtilirken, Türkiye için hedefler yılda 1000-1200 adet olarak tahmin ediyorlar. Türkiye’de Qashqai satışlarının yüzde 90’ını, bugüne kadar hiç Nissan kullanmamış insanlardan meydana geleceği bekleniyor. Japon üreticinin yeni crossover’ı, uygun fiyata bir üst sınıfa geçmek isteyen kullanıcıları cezp edek gibi görünüyor. Qashqai, hem sadece önden çekişli hem de dört tekerlekten çekişli versiyonlara sahip olacak. İki motor seçeneği bulunacak aracın baz donanımlı modeli 1.6 litre 115 HP VISIA M/T 4x2, 1297 kg’lik ağırlığıyla şehir içi 8.4 lt/100 km, şehir dışında 5.7 lt/100 km ve ortalama olarak 6.7 lt/100 km’lik yakıt tüketimine sahip

1.6, 115 HP VISIA M/T 4x2 39.990
1.6, 115 HP TEKNA M/T 4X2 43.900
1.6, 115 HP TEKNA EXECUTIVE M/T 4X2 47.900
2.0, 140 HP TEKNA EXECUTIVE CVT4x4 65.900

Renault, 2008 model yılına hazır




1 Ağustos 2007 tarihinden itibaren ticarileşecek olan ve 3 kapı seçeneği ile farklı fiyat, farklı kasa seçenekleri sunan Özel Seri Clio Extreme, 2008 model olarak Renault ürün gamında yer alacak

Ayrıca Renault’nun safkan spor otomobilleri Megane Renault Sport ve Clio Renault Sport ile Megane 1.5 dCi 100 bg modelinin tam otomatik şanzımanlı versiyonu, Renault ürün gamını zenginleştirecek
2007 yılında pazara sunulan ve başarılı performansını artırarak sürdüren Clio modeli, Ağustos ayında pazara sunulacak olan özel seri Extreme ile segmentindeki yerini güçlendirecek. Özel Seri Clio Extreme ile daha donanımlı, daha dinamik ve daha sportif bir seri yaratmak hedefleniyor. Sadece Extreme serisinde bulunan 3 kapı seçeneği ile farklı fiyat ve farklı kasa seçenekleri sunulacak

Alüminyum alaşımlı jant ve ön sis farlarından oluşan Stil Paketi, Özel Seri Clio Extreme’de standart olarak sunuluyor. Ayrıca aracın iç mekanında mavi ön konsol, krom kaplı ön gösterge tablosu, krom kaplı iç kapı açma kolları, deri direksiyon simidi ve deri vites topuzu ile Radyo-CD MP3 player dikkat çekiyor. Dynamique versiyonunda yer alan birçok kalite detayı Extreme versiyonunda da sunuluyor
Özel Seri Clio Extreme 1.2 16v, 1.2 16v BVR, 1.4 16v ve 1.5 dCi 65 bg olmak üzere geniş motor seçenekleri ile ihtiyaçlara cevap veriyor. 1.2 16v, 1.4 16v ve 1.5 dCi 65 bg motor seçenekleri ile sunulan 3 ve 5 kapılı versiyonlar farklı kasa taleplerini karşılıyor. Sadece 5 kapılı kasa ile sunulan 1.2 16v BVR motor seçenekli versiyonda hız sınırlayıcı standart olarak bulunuyor.

Özel Seri Clio Extreme’de, aktif ve pasif güvenlik olarak ABS+EBV, Acil Fren Destek Sistemi (AFU), çift seviyeli sürücü ve yolcu hava yastıkları, yükseklik ayarlı, aktif ön gergili ve kuvvet kontrol sistemli ön emniyet kemerleri, yükseklik ayarlı ön koltuk başlıkları, 3 noktalı arka emniyet kemerleri, virgül tipi arka koltuk başlıkları, kapıların hareket sonrası otomatik olarak kilitlenmesi özellikleri bulunurken, konfor ve iç ekipmanlar olarak klima, radyo frekanslı uzaktan kumandalı merkezi kilit, akıllı ön cam silecekleri, mavi ön konsol, krom kaplı ön gösterge tablosu ve iç kapı açma kolları, deri direksiyon simidi ve vites topuzu, yol bilgisayarı, 2x15W Radyo-CD MP3, elektrikli ön camlar, far yükseklik ayarı, renkli camlar, yükseklik ayarlı direksiyon, 1/1 katlanabilir arka koltuk ile donatıldı

Estetik ve dış ekipmanlar olarak ise araçta gövde rengi tamponlar, sis farları, çift optik halojen farlar ve alüminyum alaşımlı jantlar dikkat çekiyor.

Renault’nun safkan spor otomobilleri Megane Renault Sport ve Clio Renault Sport

Yeni Clio Renault Sport, Clio Renault Sport 2.0 16v’ye layık bir mirasçı olduğunu gösteriyor. Yeni Clio Renault Sport, segmentinde bir ilke imza atıyor, araçta doğrudan Formula 1’den alınan hava dağıtıcısı (difüzör) bulunuyor. Ön çamurluklardaki hava kanalları gibi, bu donanım araca mükemmel aerodinamik nitelikler kazandırıyor. Gücü 200 bg’e çıkarılan motor sınıfının en yüksek seviyesi olan 5 550 d/d’da 215 Nm’lik bir tork sunuyor

Yeni Megane Renault Sport ise güçlü kişiliği ve baskın karakteri ile dikkat çekiyor. Megane Renault Sport, yeni tasarımı ile şimdi daha da dinamik. Üstün yol tutuşu ile büyük beğeni kazanan Megane Renault Sport, konfor, sürüş keyfi ve yol hakimiyeti unsurlarını ustalıkla birleştiren bir şasi üzerine oturuyor. Renault’nun Motor Mühendisliği departmanı ile Renault Sport Technologies tarafından ortaklaşa geliştirilen bu versiyon, atmosferik 2.0 16v motordan türetildi. 5500 d/d’da 225 bg (165 kW) güç, 3000 d/d’da 300 Nm tork üretiyor

Megane 1.5 dCi 100 bg ile tam otomatik şanzıman keyfi
2003 yılının Eylül ayında yapılan lansmanından itibaren Türkiye’nin en çok satılan otomobili konumunda bulunan ve güçlü karakteri ile dikkat çeken Megane Sedan, geniş versiyon yelpazesi ile her türlü müşteri kitlesine hitap ediyor. Megane Sedan, 6 farklı motor seçeneği, 5 farklı ekipman seviyesi ve sunduğu opsiyonlar ile 56 adet farklı versiyondan oluşan bir yelpazeye sahip. 1.5 dCi 100 bg otomatik vitesli motor seçeneğinin eklenmesi ile bu sayı 67’ye yükseldi.
Türkiye binek otomobil pazarının %50’sini dizel motorlu araçlar oluşturuyor. Otomatik vitesli araçlar ise talebin her geçen gün artması sonucunda pazarda %27 oranında pay elde etti. Dizel motorlu versiyonlar ekonomiklikleri nedeniyle, otomatik vitesli araçlar ise konfor talebiyle tercih ediliyorlar. Renault, otomatik vites konforunu, dizel motorun ekonomisi ile birleştirmek adına Megane Sedan modelinde 1.5 dCi 100 bg motor seçeneğini oto-adaptatif özellikli 4 kademeli otomatik vites ile Türkiye pazarına sunuyor.
Özel Seri Clio Extreme’de 3 ve 5 kapı seçeneği ile farklı fiyat, farklı kasa

3 YILDA 100 BİNİNCİ PORSCHE 911 ÜRETİLDİ!




İlk olarak Nisan 2004’te üretilmeye başlanan Porsche markasının ikon modeli 911’in 997 kasa kodlu yeni nesil versiyonun 100 binincisi, geçtiğimiz günlerde üretildi

Porsche 911 modelinin altıncı jenerasyonu olan güncel versiyon, kısa sürede ulaştığı üretim başarısıyla da Alman üreticinin spor otomobil tarihinde de bir rekora imza attı. Ülkemizde de Doğuş Otomotiv-Porsche güvencesiyle satışa sunulan 911 ailesi; Carrera 2/2S Coupe ve Cabrio, Carrera 4/4S Coupe ve Cabrio, Targa 4/4S, 911 Turbo, 911 GT3 ve 911 GT3 RS’den oluşuyor

Porsche AG’nin üretimine ilk olarak Nisan 2004’te başladığı 6. nesil 911 ailesi, 3 yılda ulaştığı 100 bin adetlik üretimle markanın spor otomobil üretim rekorunu kırdı. Bu yıl yeni model versiyonlarıyla daha da güçlenen ve sportifleşen Porsche 911 ailesi, dünya genelinde 2006 Ağustos–2007 Ağustos döneminde ulaştığı 36 bin adetlik satış rakamıyla da markanın aynı zamanda spor otomobil satış rekorunu da kırmayı başardı

2007 sonbaharıyla birlikte 911 GT3 CUP ve 911 GT3 RSR’nin üretiminin başlamasıyla 16 farklı versiyona ulaşacak güncel 911 model ailesi, Porsche’nin önemli üretim üssü olan Stuttgart Zuffenhausen fabrikasında bantlardan iniyor.

26 Temmuz 2007 Perşembe

YENİ SKODA FABİA 2007




Skoda'nın Cenevre Otomobil Fuarı'nda tanıttığı ve sonbahar aylarında ülkemizde de satışa sunulması beklenen yeni Fabia modeli Euro NCAP çarpışma testlerinden dört yıldız almayı başardı

Önden çarpışma testinde hava yastıklarının etkin olarak görevini yerine getirmesine karşın diz ve kalça bölgesinde ön konsoldan kaynaklanan darbeler yeni Fabia'ya puan kaybettiren en büyük etkenlerden oldu. Önden çarpışma sonrası kafa ve gövde hasarlarında maksimum güvenlik sunan Fabia, diz ve kalça bölgesinde aynı güvenliği sunamadı. Yandan çarpma testinde darbe alan kapıların hareketi sonrası önemli puanlar kaybeden Fabia, bu sonuçlar ile yolcu güvenliği konusunda beş üzerinden dört yıldız alabildi.





Çocuk güvenliği konusunda da istediğini alamayan yeni Fabia, darbe anında 3 yaşındaki çocuğun başının koltuktan uzaklaşması bu alanda da beş yıldız üzerinden üç yıldızda kalmasına neden oldu. Yaya güvenliği testinde dört yıldız üzerinden iki yıldız almayı başaran yeni Fabia, çarpışma esnasında aracın köşe noktalarındaki sert noktaların yayalara zarar verici nitelikte olduğu için puan kayıplarına neden oldu.


Yeni Skoda Fabia, aldığı bu sonuçlar ile eski versiyonlarına oranla güvenlik konusunda gelişim göstermeye devam ettiğini ispatladı.

BMW M3




Alman otomobil üreticisi BMW, 3 serisi üzerinden geliştirdiği yeni yol canavarı M3'ü tanıttı. İlk kez bir V8 motorun kullanıldığı M3'de motor haricinde birçok teknolojik yeniliğe de yer veren BMW, bu yol canavarını Ekim ayından itibaren Türkiye'de satışa sunacak.

MTV için son 5 gün




Motorlu Taşıtlar Vergisi 2. taksitinin ödeme süresi 31 Temmuz 2007 tarihinde sona erecek

Gelir İdaresi Başkanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, vergi dairelerindeki yığılmaların önlenmesi ve mükelleflere kolaylık sağlanması amacıyla Ankara, İstanbul, İzmir, Adana, Bursa ve Kocaeli il merkezlerindeki Motorlu Taşıtlar Vergisi'ni tahsile yetkili vergi daireleri 28 Temmuz 2007 Cumartesi günü mesai saati sonuna kadar açık bulundurulacak. Ayrıca, iş yoğunluğu dikkate alınarak, bu illerdeki vergi dairelerinin 29 Temmuz 2007 Pazar günü, ilçelerindeki vergi dairelerinin ise 28 Temmuz 2007 Cumartesi ve 29 Temmuz Pazar günlerinde, diğer il merkezleri ve ilçelerde, yetkili vergi dairelerinin de 28 Temmuz Cumartesi ve 29 Temmuz Pazar günlerinde açık bulundurulacağı belirtildi.

24 Temmuz 2007 Salı

Leon Cupra Ekim'de geliyor




SEAT’ın 240 HP gücünde 2.0 litrelik TFSI motorlu ve Leon model serisinin en performanslı versiyonu Leon Cupra, 2008 model olarak Ekim ayından itibaren ülkemizde de satışa sunulacak.

SEAT model yelpazesinin en çarpıcı modellerinin başında gelen Leon’un en güçlü versiyonu olarak dikkat çeken Leon Cupra, Ekim ayından itibaren Türkiye yollarına çıkmaya hazırlanıyor. Doğuş Otomotiv-SEAT tarafından pazara sunulacak olan 240 HP’lik Leon Cupra, 2007 yılının son çeyreğinde alıcısıyla buluşacak. SEAT Leon Cupra, ülkemizde zengin donanım özellikleriyle satışa sunulacak. SEAT Leon Cupra’da ön sis farları, elektrikli/ısıtmalı/katlanabilir dış aynalar, çift yönlü otomatik klima, kararan dikiz aynası, yağmur sensörü, otomatik yanan farlar, hız sabitleme sistemi, yol bilgisayarı, direksiyondan kumandalı bluetooth özellikli Radyo/CD/MP3 çalar, dönüşe duyarlı xenon farlar, ABS (Anti Blokaj Sistem), TCS (Çekiş Kontrol Sistemi), ESP (Elektronik Stabilite Programı), EBA (Acil Fren Destek), sürücü ve yolcu ön hava yastıkları, sürücü ve yolcu yan hava yastıkları, perde ve arka yan hava yastıkları standart olarak sunuluyor

İstanbul Autoshow 2006’da da sergilenen SEAT Leon Cupra, aynı zamanda bugüne kadarki en güçlü SEAT modeli olma özelliğiyle ön plana çıkıyor. SEAT’ın yarışçı ruhlu, ateşli ve sportif tasarımlı, maksimum performanslı versiyonlarına verdiği Cupra ismi, böylece artık Leon model yelpazesinde 2.0 litrelik TFSI motor ile yer alıyor. Turbo beslemeli ve 240 HP maksimum güç üreten Leon Cupra, 247 km/s’lik maksimum hıza erişirken, 0-100 km/s hızlanmasını ise 6.4 sn’de tamamlıyor. 6 ileri vitesli düz şanzımanla üretilen SEAT Leon Cupra, 5. viteste 80-120 km/s ara hızlanmasını da 6.4 sn’de tamamlayarak, etkin performans değerleriyle dikkat çekiyor. Bu maksimum performansın karşılığında ise, sınıfının en iyi yakıt tüketimi verilerinden birini sunmayı başaran Leon Cupra, 100 km’de ortalama 8.3 litre yakıt tüketiyor. SEAT Leon Cupra’nın güçlü ve etkili bir yol tutuş sunan süspansiyon sistemi ise, daha fazla alüminyum parça kullanımı yoluyla ağırlık tasarrufu yapacak şekilde modifiye edilmiş. Bu değişiklik, aynı zamanda direksiyon sisteminin sportifliğine pozitif olarak katkıda bulunmuş

Sürücünün, aracın gücünü sadece ayağı gaz pedalındayken fark etmesini istemeyen SEAT mühendisleri, SEAT Sound adını verdikleri bir egzoz sistemini de Leon Cupra’ya entegre etmişler. Düşük hızlarda da motorun gücünü akustik olarak aracın içinde ve dışında hissettiren bu sistem, aracın görsel sportif kimliğini de tamamlayan bir unsur olarak karşımıza çıkıyor


Dış tasarımda, daha geniş havalandırma kanallarına sahip ön alt tampon ve ızgara, siyah renkli yan aynalar, Leon WTCC yarış otomobilinden entegre edilen siyah renkli difüzörler, 18 inç alüminyum jantlar, kırmızı renkli kaliperlere sahip fren sistemi ve elbetteki Cupra logoları, aracın görsel sportif yönlerini oluşturuyor. İç tasarımda sportif koltuklar, Cupra logolu direksiyon simidi, vites topuzu ve siyah iç mekan kaplaması ile yine SEAT markasına özgü sportiflik ön plana çıkartılıyor

23 Temmuz 2007 Pazartesi

Ailenin en genç üyesi _FeRrArİ_




Ferrari’nin en yeni modeli Ferrari 430 Scuderia Eylül ayında düzenlenecek Frankfurt Uluslararası Otomobil Fuarı’nda görücüye çıkıyor

Yeni Ferrari 430 Scuderia, Ferrari’nin 8 silindirli yol otomobilleri F430 Coupé ve F430 Spider’ın ardından yollara çıkmaya hazırlanıyor. Ferrari, iki kişilik yüksek performanslı bir coupé olan 430 Scuderia’da, Formula 1 uzmanlığını yol otomobillerine başarıyla yansıttığını bir kez daha kanıtlamayı hedefliyor. Türkiye’de yüzde yüz TOFAŞ ortaklığında kurulan FerMas’ın distribütörü olduğu Ferrari geleneğinin en yeni modeli Ferrari 430 Scuderia’nın dünya lansmanı Michael Schumacher’in katılımı ile 10 – 12 Eylül tarihleri arasında düzenlenen Frankfurt Uluslararası Otomobil Fuarı’nda gerçekleştirilecek.

F430 teknolojisine dayanan özel bir seri olarak üretilen Scuderia, Ferrari’nin sportif kullanım tarzına sahip müşterileri için özel olarak tasarlandı. Ferrari, yeni modelin üretiminde yüksek performansı ve dinamik sürüş kabiliyetini artırabilmek için modelin ağırlık olarak hafifletilmesine, minimum donanıma ve yenilikçi teknolojiye odaklandı



Ferrari 430 Scuderia gerek pistlerde gerek şehir yollarında gösterdiği muhteşem performansını sunduğu yenilikçi ve lider çözümlere borçlu. 1250 kilogram olan Ferrari 430 Scuderia, 8500 d/d’de 510 beygir güç üreten 8 silindirli ve 4308 cc hacminde atmosferik emişli motora sahip. Ferrari 430 Scuderia beygir başına düşen 2.45 kiloluk oranı ile en hafif ağırlık ve en iyi güç yoğunluğunu sağlıyor. En son F1 teknolojisi Superfast kullanılarak vites değiştirme hızı 60 milisaniyeye indirilen aracın çekiş sisteminde ise ilk kez E-Diff elektronik diferansiyel ve F1-Trac özel çekiş gücü ve denge kontrolü tek bir sistem içerisinde kullanılıyor.


Sürekli gelişen teknolojisi ile hep daha güçlü otomobiller yaratmayı hedefleyen Ferrari, 430 Scuderia’da sunduğu dinamik sürüş konforu, kontrol ve güçlü performans ile şehir kullanımına uygun spor otomobil geliştirmedeki başarısını en yüksek noktaya taşıyor